Deniz Ticareti Hukukunda Navlun Sözleşmesinin Hükümden Düşmesi | TTK ve Yargıtay Kararları
Deniz Ticareti Hukukunda Navlun Sözleşmesinin Hükümden Düşmesi
Deniz ticareti hukukunda navlun sözleşmesi, taşıyanın belirli bir navlun karşılığında yükü gemiyle bir limandan diğerine güvenle taşımayı üstlendiği sözleşmedir. Bu sözleşme, Türk Ticaret Kanunu’nda (TTK) ayrıntılı şekilde düzenlenmiş ve uluslararası ticaretin en önemli hukuki araçlarından biri haline gelmiştir. Ancak bazı durumlarda navlun sözleşmesi tarafların iradesine bakılmaksızın hükümden düşer. Yani başlangıçta geçerli ve bağlayıcı olan sözleşme, belirli sebeplerin ortaya çıkmasıyla hukuki sonuç doğurmaz hale gelir.
1. Kavramsal Çerçeve
Navlun sözleşmesinin hükümden düşmesi, sözleşmenin geçerli olarak kurulmuş olmasına rağmen, belirli şartların ortaya çıkmasıyla artık taraflara borç ve alacak doğurmayan hale gelmesidir.
- Hükümden düşme, fesih veya butlan ile karıştırılmamalıdır.
- Fesih, taraflardan birinin iradesiyle sözleşmenin sona erdirilmesidir.
- Butlan, baştan itibaren geçersiz sözleşmeyi ifade eder.
- Hükümden düşme ise, başlangıçta geçerli olan sözleşmenin, öngörülen sebeplerle hükümsüz hale gelmesidir.
2. Türk Ticaret Kanunu’ndaki Düzenleme
TTK’da navlun sözleşmesinin hükümden düşmesine ilişkin hükümler m. 1156 – 1160 arasında yer alır. Burada, taşıyanın ve taşıtanın kusuru dışında ortaya çıkan bazı hâller düzenlenmiş, ayrıca hangi sonuçların doğacağı belirlenmiştir.
3. Hükümden Düşme Sebepleri
a) Geminin Tamamen Ziyaı veya Kullanılamaz Hale Gelmesi
- Eğer gemi sefere başlamadan önce batarsa, yanarsa veya tamir edilemeyecek derecede zarar görürse sözleşme hükümden düşer.
- Çünkü artık taşımanın ifası fiilen imkânsızdır.
b) Yükün Zıyaı veya Yok Olması
- Taşınacak yük gemiye yüklenmeden önce tamamen yanar veya yok olursa sözleşme hükümden düşer.
- Burada taşınacak şey ortadan kalktığı için taşımanın konusu kalmamaktadır.
c) Mücbir Sebep Halleri
- Savaş, ambargo, karantina, doğal afet gibi olağanüstü hâller navlun sözleşmesinin hükümden düşmesine yol açabilir.
- Bu tür hâller, tarafların iradesi dışında geliştiğinden kusur aranmaksızın sözleşme hükümsüz olur.
d) Hukuki Yasaklar
- Devletin ihracat veya ithalat yasağı koyması, belirli malların taşınmasını yasaklaması gibi durumlarda da sözleşme hükümden düşer.
- Örneğin kriz dönemlerinde stratejik malların ihracatının yasaklanması.
e) Tarafların Ölümü veya İflası
- Tüzel kişiliğin sona ermesi, tasfiye veya iflas halleri sözleşmenin hükümden düşmesine neden olabilir.
- Ancak çoğu zaman iflas masası sözleşmeyi devralarak sürdürmeyi tercih eder.
4. Taraflara Etkileri
Taşıyan Açısından
- Navlun talep etme hakkı sona erer.
- Ancak hükümden düşme gerçekleşmeden önce yaptığı hazırlık masraflarını talep edebilir.
Taşıtan Açısından
- Yük teslim etme ve navlun ödeme borcu sona erer.
- Ancak yükün yok olmasında kendi kusuru varsa taşıyanın zararlarını tazmin etmekle yükümlüdür.
5. Hükümden Düşme ile Fesih Arasındaki Fark
- Fesih, taraflardan birinin iradesiyle sözleşmeyi sona erdirir.
- Hükümden düşme ise tarafların iradesi dışında, kanunda belirtilen hallerle sözleşmenin hükümsüz hale gelmesidir.
- Örneğin taşıtanın yükü hazır etmemesi fesih sebebi olurken, yükün depoda yanması hükümden düşme sebebidir.
6. Tazminat İlişkisi
Genel kural, navlun sözleşmesinin hükümden düşmesi halinde tarafların birbirinden tazminat talep edememesidir.
Ancak istisnalar vardır:
- Kusur varsa: Örneğin gemi bakımının ihmal edilmesi sebebiyle sefere çıkmadan batarsa, taşıyan tazminatla sorumlu olur.
- Taşıtanın kusuru ile yük yok olmuşsa, taşıyan uğradığı zararı talep edebilir.
7. Sigorta Boyutu
Hükümden düşme halinde tarafların zararlarının karşılanmasında sigorta önemli rol oynar:
- Kasko Sigortası: Geminin zıyaı halinde taşıyanın zararlarını teminat altına alır.
- Yük Sigortası: Yükün yok olması halinde taşıtanı korur.
- Navlun Sigortası: Taşıyanın kaybedeceği navlun gelirini güvence altına alır.
- P&I Kulüpleri: Taşıyanın üçüncü kişilere karşı sorumluluklarını kapsar.
8. Yargıtay Kararlarında Navlun Sözleşmesinin Hükümden Düşmesi
Yargıtay kararlarında şu esaslar öne çıkmaktadır:
- Gemi Ziyaı: Geminin sefere çıkmadan batması halinde navlun sözleşmesinin hükümsüz kaldığı kabul edilmiştir.
- Yükün Ziyaı: Yükün yükleme öncesinde yanması sözleşmenin kendiliğinden sona ermesi sebebi sayılmıştır.
- Mücbir Sebep: Ambargo veya savaş nedeniyle taşımacılığın imkânsız hale gelmesi halinde tarafların sorumlu olmayacağına hükmedilmiştir.
9. Uygulamadaki Önemi
Navlun sözleşmesinin hükümden düşmesi, özellikle uluslararası ticarette risklerin yüksek olduğu durumlarda önem kazanır.
- Konteyner taşımacılığında, enerji ve tarım ürünleri taşımalarında sıkça gündeme gelir.
- Tarafların önceden hangi hâllerde sözleşmenin hükümsüz kalacağını bilmesi, ticari güvenliği artırır.
Sonuç
Deniz ticareti hukukunda navlun sözleşmesinin hükümden düşmesi, tarafların iradesinden bağımsız olarak sözleşmenin uygulanamaz hale gelmesidir.
- Geminin veya yükün zıyaı, mücbir sebep, hukuki yasaklar veya tarafların sona ermesi bu haller arasındadır.
- Genel kural tazminatsız sona ermedir; ancak kusurlu taraf zarardan sorumludur.
- Sigorta mekanizmaları, bu süreçte tarafların mali güvenliğini sağlamaktadır.
- Yargıtay içtihatları, hükümden düşme sebeplerini dar yorumlayarak ticaretin güvenilirliğini korumaktadır.
Sonuç olarak, navlun sözleşmesinin hükümden düşmesi, ticari istikrar ve denge için hayati bir hukuki kurumdur.