ÇATMA NEDİR?
ÇATMA NEDİR?
Türk Ticaret Kanunu’nun 1286.maddesinde ‘Bu bölüm hükümleri, iki veya daha çok geminin çarpışması “çatma” sonucu gemilere ve gemilerde bulunan insanlara veya eşyaya verilen zararın tazmini hakkında uygulanır.’ denilerek çatmanın tanımı yapılmış olup bu maddeye göre çatma, iki veya daha fazla gemi niteliğini haiz olan aracın birbiri ile çarpışması anlamına gelmektedir. Bu durumda bir geminin rıhtıma, yalıya, dubaya çarpmasında çatma hükümleri gündeme gelmeyecektir.
TTK madde 931; suda hareket eden, yüzme özelliği bulunan ve pek küçük olmayan her aracı tahsis amacına ve kendiliğinden hareket edebilme kabiliyetine bakmaksızın gemi kabul etmektedir. Her ne kadar ilgili kanunun 935. maddesinde aksi kanun hükümleri saklı kalmak şartıyla bu kanunun deniz ticareti ile ilgili olan hükümlerinin ticaret gemileri hakkında uygulanacağı öngörülmüş ise de TTK 931’deki gemi tanımından hareketle tanımdaki özellikleri sağlayan denizci yetiştirme gemileri gibi sadece gezinti, spor, eğitim, öğretim ve bilim amaçlarına tahsis edilmiş gemiler, münhasıran bir kamu hizmetine tahsis edilen devlet gemileriyle donanmaya bağlı harp gemileri ve yardımcı gemileri hakkında da gemi niteliği taşımalarından ötürü çatma hükümleri uygulanabilecektir.
TTK’nin 1286 maddesinin 2.fıkrasında kıyasen çatmanın tanımı verilmiş olup geminin, bir manevrayı yapmak veya yapmamak yahut seyir kurallarına uymamak suretiyle başka bir gemiye veya gemide bulunan insanlara veya eşyaya çatma olmaksızın zarar vermesi hâlinde de çatma hakkındaki hükümlerin uygulanacağı belirtilmiştir.
Çatma durumunda uygulanacak hükümler, donatanın sorumluluğunun sınırlandırılmasına ilişkin ulusal ve uluslararası düzenlemeleri ve varsa önceki taşıma veya her türlü sözleşmeden doğan borçları etkilemez. Tarafların arasında akdi bir sorumluluk olması durumunda çatma hükümleri değil sözleşme hükümleri uygulanır.
ÇATMA ÇEŞİTLERİ
KUSURSUZ ÇATMA:
TTK madde 1287’ye göre ‘Çatma, umulmayan bir hâl veya mücbir sebep yüzünden meydana gelmiş veya neden ileri geldiği anlaşılamamışsa, çarpışan gemilerin veya gemilerde bulunan insanların yahut eşyanın çatma yüzünden uğradıkları zarara, o zarara uğrayan kişi katlanır.’
Umulmayan halden alınması gereken tüm önlemlerin alınması durumunda dahi çatmanın önlenememesi, mücbir sebepten ise kontrol edilemeyecek, insan gücü ile savuşturulamayacak doğal durumlar anlaşılmalıdır. Şiddetli fırtına ve sis mücbir sebebe örnek teşkil edecek iken kaptanın dümendeyken kalp krizi geçirmesi ya da dümenin kilitlenmesi umulmayan duruma örnek gösterilebilir.
Kusursuz çatma durumunda donatanın sorumluluğu meydana gelmez. Çarpışma sonucu meydana gelen maddi veya manevi zararların tazmini zarara uğrayan kişi tarafından gerçekleşecektir. Zararların sigortadan karşılanması mümkün olup sigortacının ödediği tazminatı rücu hakkı saklı olmayacaktır.
Umulmayan hal ve mücbir sebep durumlarında ispat yükü donatandadır.
KUSURLU ÇATMA:
TTK madde 1288’e göre ‘Çatma, gemilerden birinin donatanının veya gemi adamlarının kusurundan ileri gelmişse, zararı o geminin donatanı tazmin etmek zorundadır.’
Kusurlu çatma, gemi adamının yapması gereken bir hareketi yapmamış veya yapmaması gereken hareketi yapmış olması sonucu aşırı sürat, yanlış manevra, deniz kurallarına aykırı hareketler sergilenmesinden kaynaklı gündeme gelebilir. Geminin kusurlu hareket etmesi ve bu kusurlu hareket ile çatma arasında illiyet bağının olması durumunda zararlar geminin donatanı tarafından tazmin edilir.
Kusurun saptanmasında herhangi bir karine öngörülmemiştir.
MÜŞTEREK KUSURLU ÇATMA:
Çatmaya karışan tarafların tümünün kusurlu olmasıyla gerçekleşen müşterek kusurlu çatmanın sonucunda gemideki eşyaların zarara uğraması durumunda her donatan, sadece kusurları oranında sorumlu olup bu oranlar uyarınca tazminat öderler. Oranın saptanamaması veya tarafların eşit kusurlu olması durumunda eşit oranda sorumluluk gündeme gelir. Bu durumda tarafların üçüncü kişilere karşı müteselsil sorumluluğundan bahsedilemez.
Müşterek kusurlu çatma dolayısıyla bedensel zarara sebebiyet verilmesi durumunda müteselsil sorumluluk meydana gelecek olup TTK madde 1290’ şu şekilde düzenlenmiştir: ‘Çatma, çarpışan gemilerin donatanlarının veya gemi adamlarının kusurlarından ileri gelmişse, bu gemilerin donatanları, gemilerde bulunan kişilerin çatma yüzünden ölümünden veya yaralanmasından yahut sağlığının bozulmasından doğan zararlardan müteselsilen sorumludur. Bununla beraber, duruma göre bu oranın tespiti mümkün olmaz veya tarafların aynı derecede kusurlu olduğu ortaya çıkarsa, taraflar eşit oranda sorumlu olurlar.’ Rücu durumunda her donatan kusuru oranında sorumlu olacaktır.
TTK 1291 uyarınca gemi zorunlu danışman kılavuz veya isteğe bağlı kılavuz tarafından sevk edilirken onun kusurundan ileri gelen çatmada donatan sorumlu tutulacak iken zorunlu sevk kılavuzu tarafından sevk edilirken onun kusurundan meydana gelen çatmada donatanın sorumluluğu meydana gelmeyecektir.
Çatma sonucu açılacak tazminat davalarında bir şekil şartı öngörülmemiştir.
Çatmadan sonra gemi kaptanı kendi gemisindeki yardımcılarını ve yolcularını tehlikeye sokmamak kaydıyla çatmaya karışan diğer gemilere yardımla yükümlüdür.
Çatmayla ilgili tazminat istemleri, çatma olayının gerçekleşmesinden itibaren 2 yıl içinde zamanaşımına uğrar. Donatanların birbirlerine karşı rücu istemlerinde ise zamanaşımı, tazminatın ödenmesinden itibaren 1 yıldır.
İLGİLİ YARGITAY KARARLARI:
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, 06/07/2016 tarihinde Gagarin isimli geminin Aliğa Liman Bölgesindeki Habaş iskelesinde rıhtıma yanaşmak üzere manevra yaptığı esnada rıhtımda bağlı olan Sea Mıld isimli gemiye kıç tarafından çarptığı, sözkonusu çatma hadisesinde her iki gemide de hasar meydana geldiği, çatma anında Sea Mıld isimli geminin rıhtımda bağlı vaziyette olduğu, sözkonusu gemiye kusur izafe edilemeyeceği, olay anında Gagarin gemisinde kılavuz kaptan bulunmasının geminin kusur oranını değiştirmeyeceği, Gagarin isimli geminin tam ve asli kusurlu olduğu, zarar miktarının 26.702,39 USD olduğu gerekçesiyle 26.702,39 USD’nin 06/07/2006 tarihinden itibaren faiziyle davalıdan tahsiline dair verilen kararın davalı vekili tarafından temyizi üzerine karar Dairemizce onanmıştır.
11. Hukuk Dairesi 2019/213 E. , 2020/3012 K.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamı uyarınca 06/07/2016 tarihinde … isimli geminin … Bölgesindeki … iskelesinde rıhtıma yanaşmak üzere manevra yaptığı esnada rıhtımda bağlı olan … isimli gemiye kıç tarafından çarptığı, sözkonusu çatmahadisesinde her iki gemide de hasar meydana geldiği, çatma anında … isimli geminin rıhtımda bağlı vaziyette olduğu, sözkonusu gemiye kusur izafe edilemeyeceği, olay anında … gemisinde kılavuz kaptan bulunmasının geminin kusur oranını değiştirmeyeceği, … isimli geminin tam ve asli kusurlu olduğu, zarar miktarının 26.702,39 … olduğu gerekçesiyle 26.702,39 … 06/07/2006 tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasa’nın 4/a maddesi gereğince işleyecek dolar faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilerek, davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
11.Hukuk Dairesi 2016/14147 E. , 2018/5712 K.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, …. isimli gemi ile …… isimli gemi arasında meydana gelen çatma da …. isimli gemi’nin %95, …… isimli gemi’nin %… oranında kusurlu bulunduğu, davacının çatma nedeniyle 75.329,02 USD zararı bulunduğu, davalının kusuruna isabet eden 71.562,56 USD’lik kısımdan sorumlu olduğu, mevcut belgeler çerçevesinde 49.611,75 USD mahrum kalınan zarar yönünden davacı talebinin yerinde olmadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile 71.562,56 USD’nin çatma tarihi olan …/…/2010 tarihinden itibaren işleyecek ……. mevduatına uygulanan yıllık en yüksek orandaki faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, bu miktar alacak ve faizi için davalı gemisi ve teferruatı üzerine davacı lehine kanuni rehin hakkının tespiti ve tanınmasına karar verilmiştir.
11.Hukuk Dairesi 2016/2636 E. , 2016/8854 K.
Stajyer Hukuk Fakültesi Öğrencisi
Buse Güleser SEZENLİK