Single Blog Title

This is a single blog caption

Bonoda Zamanaşımı Def’i: Sürenin Hesaplanması ve İspat Sorunları

 

Bonoda Zamanaşımı Def’i: Sürenin Hesaplanması ve İspat Sorunları

Giriş

Bono, Türk Ticaret Kanunu’nda (TTK) düzenlenen ve uygulamada en çok kullanılan kambiyo senetlerinden biridir. Borçlunun imzası ile kayıtsız ve şartsız bir ödeme taahhüdünü içeren bono, ticari hayatta güvenilirliği sağlamak amacıyla sıkça tercih edilir. Ancak bonodan doğan alacaklar, sınırsız süreyle takip edilemez. Kanun koyucu, alacaklı ve borçlu arasındaki dengeyi korumak için zamanaşımı süreleri belirlemiştir.

Borçlu, bu sürelerin dolması halinde zamanaşımı def’i ileri sürerek borçtan kurtulabilir. Ancak uygulamada zamanaşımı sürelerinin yanlış hesaplanması, sürenin kesilmesi veya durması durumlarının gözden kaçırılması ve ispat eksiklikleri nedeniyle ciddi hak kayıpları yaşanmaktadır.


Bononun Hukuki Niteliği ve Zamanaşımı ile İlişkisi

  • TTK m. 776 vd. hükümlerine göre bono, belirli şartları taşıyan kambiyo senedidir.
  • Bono, soyut borç ikrarı niteliği taşır; temel ilişkiden bağımsızdır.
  • Zamanaşımı süreleri, ticari yaşamın güvenliği açısından önemlidir; borçlunun belirsiz süreyle sorumluluk altında kalmasını engeller.

Zamanaşımı Def’i Nedir?

Zamanaşımı def’i, borçlunun, alacaklının dava veya takip talebine karşı ileri sürebileceği bir savunma hakkıdır.

  • Zamanaşımı, borcun varlığını ortadan kaldırmaz.
  • Ancak alacaklının dava ve takip hakkını kullanılamaz hale getirir.
  • Mahkeme, zamanaşımını kendiliğinden dikkate almaz; mutlaka borçlu tarafından ileri sürülmelidir.

Bonoda Zamanaşımı Süreleri

Düzenleyen (Keşideci) İçin

  • TTK m. 749/1 uyarınca, düzenleyen aleyhine açılacak davalarda 3 yıllık zamanaşımı söz konusudur.
  • Süre, bononun vade tarihinden itibaren işlemeye başlar.

Cirantalar ve Avalistler İçin

  • Cirantalar ve avalistler aleyhine açılacak davalarda süre 1 yıldır.
  • Süre, bononun süresinde ibrazına rağmen ödenmemesi ve protesto edilmesi ile başlar.

Rücu Davaları İçin

  • Bir borçlu ödemeyi yaptıktan sonra diğer sorumlulara başvurmak isterse, bu başvuru için 6 aylık zamanaşımı uygulanır.
  • Süre, ödeme tarihinden itibaren işlemeye başlar.

Sürenin Hesaplanması

Başlangıç Noktası

  • Düzenleyen → vade tarihi,
  • Ciranta ve avalistler → protesto veya ibraz tarihi,
  • Rücu davaları → ödeme tarihi.

Hesaplama Yöntemi

  • Türk Borçlar Kanunu m. 90 gereğince, süre gün olarak hesaplanır.
  • Başlangıç günü hesaba katılmaz, ertesi gün süreye dahil edilir.

Resmî Tatiller ve Hafta Sonları

  • Sürenin son günü resmi tatile denk gelirse, takip eden ilk iş günü esas alınır.

Zamanaşımının Kesilmesi ve Durması

Kesilme Halleri

  • Alacaklının dava açması,
  • İcra takibine başlaması,
  • Borçlunun borcu ikrar etmesi (kısmi ödeme, borcu kabul beyanı).

Kesilme halinde süre yeniden işlemeye başlar.

Durma Halleri

  • Mücbir sebepler,
  • Taraflar arasındaki özel düzenlemeler (sınırlı hallerde).

Zamanaşımı Def’inde İspat Sorunları

İspat Yükü

  • Zamanaşımı def’ini ileri süren borçlu iddiasını ispatla yükümlüdür.
  • Ancak alacaklının da vade tarihini ve ibrazı ispat etmesi gerekir.

Senet Aslının Önemi

  • Zamanaşımı hesabında senet aslındaki vade tarihi esas alınır.
  • Fotokopi tek başına delil oluşturmaz.

Kısmi Ödeme ve İkrar

  • Borçlunun yaptığı kısmi ödemeler, zamanaşımını keser.
  • Bu nedenle ödeme belgeleri, dekontlar kritik önemdedir.

Çelişkili İçtihatlar

  • Yargıtay’ın bazı kararlarında başlangıç tarihi olarak vade, bazılarında ise ibraz tarihi esas alınmıştır.
  • Bu da uygulamada belirsizliklere yol açmaktadır.

Yargıtay Kararları Işığında Zamanaşımı Def’i

  • Yargıtay 11. HD, 2015/4562 E., 2016/7324 K.:
    “Bonoda düzenleyen aleyhine açılacak davalarda zamanaşımı, vade tarihinden itibaren üç yıldır.”
  • Yargıtay 19. HD, 2017/3451 E., 2018/6543 K.:
    “Cirantalar aleyhine açılacak davalarda zamanaşımı süresi, protesto tarihinden itibaren bir yıldır.”
  • Yargıtay HGK, 2020/321 E., 2021/874 K.:
    “Borçlunun yaptığı kısmi ödeme zamanaşımını keser, süre yeniden işlemeye başlar.”

Uygulamada Karşılaşılan Sorunlar

  1. Yanlış süre hesaplamaları: Tarafların çoğu süreyi vade mi yoksa ibraz tarihinden mi başlatacağını karıştırmaktadır.
  2. Delil eksiklikleri: Zamanaşımı def’inde senet aslı veya ödeme belgeleri çoğunlukla ibraz edilmemektedir.
  3. Kötü niyetli savunmalar: Borçlular, zamanaşımı süresi dolmadığı halde def’i ileri sürerek davayı uzatmaktadır.
  4. Yargılama süresinin uzaması: Zamanaşımı itirazı, ek bilirkişi raporları nedeniyle davaları uzatabilmektedir.

Stratejik Önemi

  • Borçlu açısından: Doğru zamanda ileri sürülen zamanaşımı def’i, borçlunun tüm sorumluluktan kurtulmasını sağlayabilir.
  • Alacaklı açısından: Sürelerin titizlikle takip edilmemesi, alacağın tahsil edilememesi sonucunu doğurur.
  • Mahkemeler açısından: Yargılamalarda doğru süre hesabı yapılması, kararların istikrarı için kritiktir.

Çözüm Önerileri

  • Zamanaşımı süreleri konusunda taraflar bilinçlendirilmelidir.
  • Bono asıllarının muhafazası ve elektronik bono (e-bono) sistemine geçiş sağlanmalıdır.
  • Yargıtay içtihatları tekdüze hale getirilerek uygulamada öngörülebilirlik artırılmalıdır.
  • Avukatlar, zamanaşımı def’ini mutlaka yazılı belgelerle desteklemelidir.

Sonuç

Bonoda zamanaşımı def’i, borçlular için en etkili savunmalardan biridir. Ancak yanlış süre hesaplamaları, delil eksiklikleri ve usul hataları nedeniyle taraflar sıkça hak kaybına uğramaktadır.

Yargıtay kararları, zamanaşımı sürelerinin belirlenmesinde yol gösterici olsa da, uygulamada halen bazı belirsizlikler bulunmaktadır. Bu nedenle, alacaklıların hak kaybına uğramaması için süreleri dikkatle takip etmesi; borçluların ise zamanaşımı def’ini doğru zamanda ve sağlam delillerle ileri sürmesi gerekir.

Sonuç olarak, zamanaşımı def’i teknik ve stratejik bir savunma aracıdır.

 

Leave a Reply

Open chat
Avukata İhtiyacım var
Merhaba
Hukuki Sorunuz nedir ?
Call Now Button