Yabancı İlaç Pazarlama Şirketlerinin Türkiye’deki Reklam Yasaklarına Uyumu ve Yurt Dışında Verilen İdari Kararların Tanınması
Giriş: Türkiye, İlaç Reklam Yasağında Dünyanın En Katı Düzenlemelerinden Birine Sahip
İlaç sektöründe faaliyet gösteren çok uluslu şirketler genellikle ABD, Avrupa ve Uzak Doğu’da consumer advertising adı verilen tüketiciye yönelik ilaç reklamı yapabilmektedir. Özellikle OTC (reçetesiz ilaçlar) segmentinde reklama izin verilen ülkelerde yoğun dijital kampanyalar yürütülmektedir.
Ancak Türkiye’de:
-
Reçeteli ilaçların reklamı kesin yasaktır
-
Reçetesiz ilaçlarda dahi tüketiciye yönelik reklam sınırlıdır
-
İlaç tanıtımı yalnızca hekim ve eczacılara yapılabilir
Bu nedenle yabancı ilaç şirketleri, global reklam stratejilerini Türkiye pazarında doğrudan uygulayamaz.
Aynı zamanda yurtdışında verilen idari para cezalarının Türkiye’de tanınıp tanınamayacağı konusu 2025’te sıklıkla tartışılır hâle gelmiştir.
1. Türkiye’de İlaç Reklam Yasağının Hukuki Temeli
Türkiye’de ilaç tanıtımına ilişkin düzenlemeler:
-
6197 sayılı Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Kanun
-
1262 sayılı İspençiyari ve Tıbbi Müstahzarlar Kanunu
-
Beşeri Tıbbi Ürünlerin Tanıtım Faaliyetleri Hakkında Yönetmelik (TİTCK)
-
KVKK
-
Reklam Kurulu kararları
-
Tıbbi Cihaz Yönetmeliği (gerektiğinde)
Bu düzenlemeler kamu sağlığını koruma amacıyla emredici niteliktedir.
MÖHUK m.5 gereği, sözleşme veya hukuk seçimi yoluyla etkisiz kılınamazlar.
2. Yabancı İlaç Pazarlama Şirketlerinin En Sık Yaptığı Hatalar
Türkiye’de yaygın olarak karşılaşılan ihlaller:
A. Global reklam kampanyasının Türk dijital platformlarında otomatik olarak görünmesi
Google, Meta, YouTube gibi platformlarda coğrafi filtreleme yapılmaması büyük risk yaratır.
B. Sosyal medya influencer’larıyla yapılan global anlaşmaların Türkiye’de reklam sayılması
C. Corporate iletişim adı altında ürün tanıtımı yapılması
D. “Hastalığı anlatma” içeriklerinin ürünle ilişkilendirilmesi
E. Sağlık profesyonellerine yönelik tanıtımın halka açık platformlarda yapılması
F. Ürün riskleri, yan etkiler, endikasyon bilgisi olmadan bilgilendirme yapılması
Bu ihlaller hem idari para cezası hem de distribütör için ruhsat iptali riskine yol açabilir.
3. Global Şirketler Türkiye’de Hangi Tanıtımı Yapabilir?
A. Yalnızca sağlık meslek mensuplarına yönelik tanıtım
(hekim, diş hekimi, eczacı)
B. Bilimsel kongrelerde tanıtım
C. Dijital HCP platformlarında kapalı devre tanıtım
D. Ürün hakkında bilimsel makale, prospektüs, SPC sunumu
E. Pazarlama değil, kurumsal iletişim yapılabilir
Ancak ürün adı ve ticari iddia içermemek koşuluyla.
Türkiye’de faaliyet gösteren yabancı şirketlerin faaliyetleri dağıtıcı aracılığı ile yürütülse dahi sorumluluk ortaktır.
4. Yurtdışında Verilen İdari Para Cezaları Türkiye’de Tanınabilir mi?
Bu soru 2025’te MÖHUK uygulamasının en tartışmalı konularından biridir.
Örneğin:
-
FDA tarafından verilen reklam ihlali cezası
-
AB ülkelerinde verilen yüksek idari para cezaları
-
EMA’nın farmakovijilans yaptırımları
-
GDPR cezaları
Türkiye’de uygulanabilir mi?
Cevap: Hayır, genel olarak tanınamaz.
MÖHUK m.54’e göre yabancı idari yaptırımlar tanıma/tenfize konu olamaz.
İstisna:
Yabancı karar tazminat niteliği taşıyorsa (idari ceza değilse) sınırlı olarak tenfiz edilebilir.
FDA/EMA cezaları ise idari niteliktedir → Türkiye’de icra kabiliyeti olmaz.
5. Ancak Yurtdışı Cezalar Türkiye’de Dolaylı Etki Yaratır
Tanınamasalar bile yabancı otoriteler tarafından verilen cezalar:
A. TİTCK denetimlerinde risk kriteri olur
Kamu düzeni gereği yabancı cezalar Türkiye’de soruşturma başlatılmasına yol açabilir.
B. Rekabet Kurumu dosyalarında delil kabul edilebilir
C. İtibar riski yaratır
D. Distribütör sözleşmelerinde fesih sebebidir
Dolayısıyla yabancı ceza tanınamaz ama Türk otoriteleri için uyarı sinyali oluşturur.
6. Reklam İhlallerinde Türk Mahkemelerinin Yetkisi
Türkiye’de reklam yasaklarının ihlali kamu düzeninin bir parçası olduğundan:
-
Yabancı şirket Türkiye’de fiilen reklam yapmasa bile,
-
Türkiye’de erişime açık reklam yayınlanırsa,
-
Türk mahkemeleri yetkili kabul edilir.
Bu nedenle jeo-filtering, domain sınırlaması, lokal içerik kontrolü yapılmadan hazırlanan global kampanyalar yüksek dava ve ceza riskine yol açar.
7. Yabancı Şirketler İçin Uyuşmazlık Riskini Artıran Faktörler
-
Global sosyal medya hesaplarının Türk kullanıcılara görünmesi
-
Türkçe altyazı veya otomatik çeviri ile reklam niteliği oluşması
-
“Raporlama amacıyla” paylaşılan bilimsel verilerin halktan gizlenmemesi
-
Influencer pazarlamasının global anlaşmalar üzerinden Türkiye’ye yansıması
-
TİTCK sistemine gönüllü bildirim yapılmaması
-
Türkiye’ye özel farmakovijilans zorunluluklarının eksikliği
2025’te TİTCK dijital içerikleri otomatik tarayan bir yazılıma geçiş yapmıştır; risk daha da büyüktür.
8. Yabancı Şirketler İçin Reklam Uyum Rehberi
A. Türkiye’ye özel dijital içerik filtreleme sistemi kurulmalı
B. Global kampanyalar dağıtıcı veya affiliate üzerinden gözden geçirilmeli
C. Her içerik için “ürün adı geçiyor mu?” testi yapılmalı
D. Influencer sözleşmelerinde Türkiye açıklayıcı hükümler eklenmeli
E. HCP ve halka yönelik içerikler kesin olarak ayrılmalı
F. Ürün güvenliğine ilişkin bilgiler eksiksiz olmalı
G. TİTCK’ya düzenli bildirim yapılmalı
9. Sonuç: Yabancı İlaç Pazarlama Şirketlerinin Türkiye’de Reklam Uyumu MÖHUK’un En Kritik Alanlarından Biri
2025 itibarıyla:
-
Global reklam uygulamaları Türkiye’de doğrudan uygulanamaz
-
TİTCK reklam yasakları kamu düzeninin bir parçasıdır
-
Yurtdışı idari para cezaları Türkiye’de tanınamaz ama dolaylı etki yaratır
-
Yabancı şirketler yerelleştirme yapmazsa yüksek ceza ve dava riski altındadır
-
Reklam, PV, veri güvenliği ve rekabet hukuku bir arada değerlendirilmelidir
Türkiye, ilaç reklamları konusunda dünyadaki en sıkı hukuk rejimlerinden biri olarak artık uluslararası şirketler için uyum zorunluluğu doğurmuştur.