Uluslararası Klinik Araştırmalarında Uygulanacak Hukuk
Giriş: Klinik Araştırmalar Artık Tamamen Uluslararası Bir Niteliğe Sahip
Biyoteknoloji, ilaç Ar-Ge ve tıbbi cihaz sektöründe faaliyet gösteren şirketler 2025 yılı itibarıyla klinik araştırmalarını yalnızca bir ülkede değil; Avrupa, ABD, Ortadoğu ve Asya gibi çok geniş coğrafyalarda yürütmektedir.
Bu durum;
-
etik kurul süreçlerini,
-
veri aktarımı rejimini,
-
sponsor-saha merkezleri arasındaki sözleşmeleri,
-
sağlık otoritesi denetimlerini,
-
sorumluluk ve tazminat davası risklerini,
-
uygulanacak hukuk çatışmalarını
son derece karmaşık hâle getirmiştir.
Türkiye, özellikle Faz 1–2–3 klinik çalışmalarda bölgesel bir merkez hâline geldiği için MÖHUK (Milletlerarası Özel Hukuk) uygulaması bu alanda kritik öneme sahiptir.
1. Uluslararası Klinik Araştırmalarda Uygulanacak Hukuku Belirleyen Temel Kaynaklar
Klinik araştırmaların hukuki çerçevesi dört ana eksene dayanır:
A. Araştırmanın yürütüldüğü ülke hukuku
Türkiye’de yürütülen klinik çalışmalarda:
-
TİTCK Klinik Araştırmalar Yönetmeliği
-
KVKK
-
İyi Klinik Uygulamaları (GCP)
B. Sözleşme hukuku
-
Sponsor–araştırmacı sözleşmesi
-
CRO sözleşmeleri
-
Güvenlik (safety) ve PV (farmakovijilans) anlaşmaları
-
Veri paylaşım anlaşmaları (DPA)
Tarafların hukuk seçimi yapması mümkündür.
C. Uluslararası düzenlemeler
-
ICH-GCP kuralları
-
Helsinki Bildirgesi
-
EMA ve FDA rehberleri
D. MÖHUK hükümleri
Uyuşmazlığın hangi ülke hukuku ve hangi mahkemenin yetkili olduğunu belirler.
2. Klinik Araştırma Sözleşmelerinde Hukuk Seçimi Geçerli midir?
Evet.
Taraflar sözleşmede Amerikan, İngiliz veya İsviçre hukukunun uygulanacağını kararlaştırabilir.
Ancak Türk hukukunun emredici hükümleri her durumda uygulanır:
-
Etik kurul izni
-
Sağlık Bakanlığı izni
-
Gönüllülerin korunması
-
Zararın tazmini
-
Sigorta zorunluluğu
-
Veri güvenliği (KVKK)
-
Tıbbi müdahalede rıza
Dolayısıyla sözleşmede “İngiliz hukuku uygulanır” yazsa bile Türkiye’deki gönüllülere verilen zarar Türk hukukuna göre değerlendirilir.
3. Etik Kurul ve Sağlık Bakanlığı Onayı — Kamu Düzeninin Bir Parçasıdır
Türkiye, klinik araştırmalarda en sıkı etik denetim mekanizmalarından birine sahiptir.
Etik kurul onayı olmadan yapılan çalışmalarda:
-
Sözleşme hükümleri geçersiz olabilir
-
Sponsor ağır sorumluluk altında kalır
-
Mahkemeler sözleşmedeki hukuk seçimi şartını dikkate almayabilir
-
Ceza sorumluluğu doğabilir
-
Tazminat davalarında kusur ağırlaştırılır
Bu nedenle etik kurul onayı MÖHUK kamu düzeni kapsamında değerlendirilir.
4. Veri Aktarımı: KVKK — GDPR — HIPAA — MÖHUK Üçgeni
Uluslararası klinik araştırmaların en karmaşık boyutu kişisel sağlık verisinin aktarılmasıdır.
Türkiye’den yurtdışına veri aktarımı için gerekli şartlar:
-
Açık rıza
-
Veri aktarım sözleşmesi
-
Taahhütname
-
KVKK Kurulu izni (gerektiğinde)
-
FDA veya EMA’ya yapılacak güvenlik bildirimleri için özel hükümler
Hukuki çatışma nerede doğar?
-
ABD’de HIPAA izin veriyor olabilir
-
AB’de GDPR daha sıkı olabilir
-
Türkiye’de açık rıza olmazsa aktarım suç niteliği doğurabilir
MÖHUK m.30 gereği emredici Türk hükümleri veri aktarımında her zaman önceliklidir.
5. Klinik Araştırmaların Çok Ülkeli Yapısında Yetkili Mahkeme Sorunu
Bir gönüllü zarar gördüğünde veya sözleşme ihlali olduğunda hangi ülke mahkemesi yetkilidir?
A. Sözleşme varsa → sözleşmede belirlenen mahkeme
Örneğin Londra Tahkimi veya İsviçre mahkemeleri.
B. Ancak gönüllü zarar görmüşse → Türk mahkemeleri her zaman yetkili olabilir
Çünkü bu konu kamu sağlığı ve kişisel haklarla ilgilidir.
C. CRO şirketi Türkiye’de faaliyet yürütüyorsa → Türk mahkemeleri yetkilidir
D. TİTCK tarafından verilen bir idari ceza varsa → Türkiye kesin yetkilidir
6. Gönüllülerin Zarar Görmesi Hâlinde Sorumluluk Rejimi
Klinik araştırmalarda en önemli risk, tıbbi yan etkilerdir.
Türk hukukunda:
Sponsor kusursuz sorumludur.
Gönüllüye verilen zarar için kusur aranmadan tazminat ödenir.
Bu hüküm kamu düzenindendir → sözleşme ile bertaraf edilemez.
7. Uluslararası Klinik Araştırmalarda Sigorta Zorunluluğu
Türkiye, gönüllülerin korunması amacıyla zorunlu sigorta şartı getirmiştir.
-
Poliçe, Türkiye’de geçerli olmalıdır
-
Poliçe limiti yeterli olmalıdır
-
Sigorta, kusursuz sorumluluğu kapsamalıdır
Yabancı sigorta poliçeleri tenfiz edilmeden Türkiye’de doğrudan geçerli olmaz.
Bu nedenle klinik araştırma sponsorlarının mutlaka Türkiye teminatlı poliçe yaptırması gerekir.
8. Çapraz Sınır Veri ve Güvenlik (Safety) Bildirimleri
Clinical Safety Reports (SAE/SAO), PV bildirimleri ve DSUR gibi belgeler uluslararası düzeyde aktarılır.
Ancak Türkiye’de halk sağlığını ilgilendiren bildirimlerde:
-
TİTCK’ya bildirim
-
Veri imha süreleri
-
Gönüllü rızası
-
Kişisel sağlık verisi korunması
mutlak olarak uygulanır.
Türkiye’nin kamu düzeni yaklaşımı veri güvenliğini “şartlı izin verilen alan” olarak görmektedir.
9. Klinik Araştırmalarda Yabancı Mahkeme Kararlarının Türkiye’de Tenfizi
Sponsor, CRO veya merkez arasında yabancı bir karar verilmişse Türkiye’de tenfiz için:
-
Kamu düzenine aykırılık olmamalıdır
-
Savunma hakkı ihlali olmamalıdır
-
Konu Türkiye’nin sağlık düzenlemelerine aykırı olmamalıdır
-
Etik kurul onayı bulunmayan araştırmaların kararları tenfiz edilmez
-
Sigorta hükümlerine aykırı kararlar uygulanmaz
Bu nedenle klinik araştırma uyuşmazlıkları yüksek tenfiz riski taşır.
10. Sonuç: Uluslararası Klinik Araştırmalar Artık MÖHUK’un En Zor Alanlarından Biri
2025 itibarıyla uluslararası klinik araştırmalarda:
-
Hukuk seçimi yapılabilir ama emredici Türk hükümleri her zaman önceliklidir
-
Etik kurul ve Sağlık Bakanlığı denetimi kamu düzeni niteliğindedir
-
Gönüllü zararlarında Türk mahkemeleri genellikle yetkilidir
-
Veri aktarımı KVKK-GDPR-HIPAA çatışmalarını doğurur
-
Tenfiz süreci sağlık alanında çok daha sıkı incelenir
-
Sigorta Türkiye’de geçerli değilse araştırma yapılamaz
-
Sözleşmeler mutlaka MÖHUK’a uygun hazırlanmalıdır
Klinik araştırmalar, artık yalnızca bilimsel değil; çok katmanlı ve uluslararası bir hukuk alanı hâline gelmiştir.