Müşteri Çalma Nedir?
1. Müşteri Çalma Nedir? Eski Çalışanın Müşteri Portföyünü Kullanması Ne Anlama Gelir?
Halk arasında “müşteri çalma” olarak adlandırılan olgu, hukukta genellikle haksız rekabet, sadakat borcunun ihlali, rekabet yasağının ihlali ve ticari sırların ihlali başlıkları altında ele alınır. Tek başına “eski çalışanın başka bir işyerinde çalışmaya başlaması” hukuka aykırı değildir; aksine, Anayasa ile güvence altına alınan çalışma ve sözleşme özgürlüğünün doğal bir sonucudur.
Ancak;
- Eski çalışanın, önceki işverenine ait müşteri portföyünü birebir kullanması,
- Gizli kalması gereken ticari bilgileri, fiyatlandırma politikalarını, teklif örneklerini, müşteri listelerini yeni işvereni yararına kullanması,
- Önceki işverenini kötüleyerek, yanlış ve yanıltıcı bilgiler vererek müşterileri sistematik şekilde kendisine veya yeni işverenine yönlendirmesi,
durumunda artık sıradan bir rekabetten değil, TTK anlamında haksız rekabetten söz etmek mümkün hale gelir.
1.1. Müşteri Portföyü Nedir?
Müşteri portföyü, bir işletmenin yıllar içinde ciddi emek, zaman ve maliyet harcayarak oluşturduğu:
- Müşteri listeleri,
- Müşterilerin iletişim bilgileri,
- Müşteri bazlı fiyat ve iskonto tarihçesi,
- Müşterinin tercihleri, sipariş sürekliliği, ödeme alışkanlıkları,
- Özel indirimler, kampanya bilgileri, teklif içerikleri,
gibi bilgilerin bütünüdür. Birçok sektörde bu bilgiler ticari sır niteliği taşır. Bu nedenle eski çalışanın bu bilgileri alıp kullanması; çoğu kez hem sadakat borcunun ihlali, hem de haksız rekabet olarak değerlendirilir.
1.2. Normal Rekabet – Haksız Rekabet Ayrımı
Eski çalışanın;
- Kendi bilgi ve tecrübesiyle,
- Kendi çevresini kullanarak,
- Piyasadaki herkese açık, gizli olmayan bilgileri kullanarak,
aynı sektörde yeni bir işte çalışması veya kendi işini kurması; kural olarak hukuka uygundur. Buna serbest ve dürüst rekabet denir.
Ancak;
- Eski işverenden müşteri listesi çalmak,
- Müşteri listelerini yeni işyerine dosya, excel, CRM exportu, WhatsApp yazışmaları şeklinde aktarmak,
- Eski işverenin ticari sırlarını kullanarak özel, hedeflenmiş teklifler yapmak,
- Müşteriye “eski firmada şu sorunlar var, batıyorlar, dava var” gibi gerçek dışı veya abartılı olumsuz beyanlarla yönlendirme yapmak,
haksız rekabet niteliği taşır ve hem tazminat, hem de yasaklama (men) davalarına konu olur.
2. Hukuki Çerçeve: TTK, TBK, İş Hukuku ve KVKK Boyutu
2.1. Türk Ticaret Kanunu’nda Haksız Rekabet
Türk Ticaret Kanunu, haksız rekabeti düzenlerken temel olarak dürüstlük kuralına aykırı davranışları hedef alır. Eski çalışanın müşteri portföyünü kullanması ve müşteri çalmaya yönelik eylemleri; özellikle şu başlıklar altında değerlendirilebilir:
- Dürüstlük kurallarına aykırı reklam ve satış yöntemleri,
- Müşteriyi yanıltıcı bilgi verme,
- Başkasının iş ürünlerinden izinsiz yararlanma,
- İş sırlarını hukuka aykırı şekilde ele geçirme ve kullanma.
Bu çerçevede eski çalışan, önceki işverenine ait ticari sırları, müşteri verilerini ve özel bilgi birikimini yeni işvereninin lehine olacak şekilde kullanıyorsa; TTK anlamında haksız rekabet söz konusu olur.
2.2. Türk Borçlar Kanunu’nda Sadakat Borcu ve Rekabet Yasağı
Çalışan ile işveren arasında kurulan sözleşme ilişkisi ister iş sözleşmesi (iş hukukuna tabi), ister hizmet sözleşmesi (TBK’ya tabi) olsun, çalışan:
- Sözleşme süresince,
- İşverenin menfaatlerini korumak,
- İşverenin ticari sırlarını ifşa etmemek,
- İşverenle haksız rekabete girişmemek
zorundadır. Bu, sadakat borcunun bir yansımasıdır.
Sözleşme sona erdikten sonra ise;
- Kanundan doğan rekabet yasağı, kural olarak sözleşme süresince geçerlidir,
- Sözleşme sonrası için geçerli olabilecek rekabet yasağı anlaşmaları ise süre, yer ve konu bakımından sınırlandırılmış olmak zorundadır,
- Aşırı geniş, hayat boyu ve tüm Türkiye veya tüm dünya çapında konulan rekabet yasakları çoğu zaman geçersiz sayılmaktadır.
Bununla birlikte, ticari sırların sözleşme bittikten sonra dahi ifşa edilmesi ve kullanılması hukuka aykırıdır. Yani sır niteliği devam ettiği sürece koruma sürer.
2.3. İş Hukuku ve Eski Çalışanın Sorumluluğu
İşçiye yönelik;
- Disiplin yaptırımı,
- İş sözleşmesinin haklı nedenle feshi,
- Tazminat sorumluluğu,
daha çok sözleşme devam ederken gündeme gelir. Ancak çalışan işten ayrıldıktan sonra;
- Rekabet yasağı anlaşmasını ihlal ederse,
- Haksız rekabet teşkil eden davranışlarda bulunursa,
- Eski işverene ait ticari sırları kullanırsa,
bu kez özel hukuk sorumluluğu (tazminat, men, hükmün ilanı gibi) ve bazı durumlarda ceza hukuku gündeme gelir (örneğin ticari sırların açıklanması, verilerin hukuka aykırı ele geçirilmesi gibi).
2.4. KVKK ve Müşteri Verilerinin Korunması
Müşteri portföyü çoğu zaman kişisel veri niteliği taşır. Müşterilerin:
- İsim, soyisim,
- Telefon, e-posta,
- Adres bilgileri,
- Satın alma geçmişi, ödeme alışkanlıkları,
gibi verilerinin eski çalışan tarafından hukuka aykırı şekilde kopyalanması, saklanması ve üçüncü kişilerle paylaşılması; KVKK’ya aykırılık oluşturabilir. Bu durumda:
- Eski işveren KVKK anlamında veri sorumlusu olarak sorumluluk altına girebileceği gibi,
- Eski çalışanın da hukuka aykırı veri elde etme ve paylaşma eylemi nedeniyle sorumluluğu doğabilir.
Bu nedenle işverenlerin, personel ile yaptıkları sözleşmelere kişisel verilerin korunmasına ilişkin özel hükümler eklemeleri, KVKK uyum süreçlerini tamamlamaları önemlidir.
3. Eski Çalışanın Müşteri Portföyünü Kullanması Hangi Durumlarda Haksız Rekabet Sayılır?
Her müşteri geçişi, otomatik olarak haksız rekabet anlamına gelmez. Müşteri, serbest iradesiyle dilediği firmayla çalışabilir. Ancak eski çalışanın davranış biçimi belirleyicidir.
3.1. Direkt Olarak Müşteri Listesini Kopyalamak
En tipik örnek, çalışanın işten ayrılmadan önce:
- CRM sisteminden tüm müşteri listesini Excel’e aktarması,
- Kendi e-posta adresine göndermesi,
- Müşteri kartlarında yer alan özel notları (fiyat, iskonto, alım sıklığı, limit vb.) alıp götürmesi,
ve bunları yeni işyerinde aynen kullanmasıdır. Bu durumda:
- İşverenin yıllarca emekle oluşturduğu müşteri portföyü,
- Çalışan tarafından izinsiz şekilde alınıp kullanılmış olur.
Bu başlı başına haksız rekabet göstergesi olup, çoğu zaman Yargıtay içtihatlarında da “müşteri çevresinin kötüye kullanılması” olarak nitelendirilmektedir.
3.2. Müşterilere Sistematik ve Hedefli Teklif Gönderilmesi
Eski çalışanın yeni firmaya geçtikten sonra:
- Sadece eski işverenin müşterilerini tek tek araması,
- “Ben artık X firmasında çalışmıyorum, Y firmasına geçtim, size daha iyi fiyat verebilirim” diyerek özel ve hedefli teklif sunması,
- Bunları eski işverenin iç sistemlerinden, gizli verilerden öğrendiği bilgilerle yapması,
halinde dürüstlük kuralına aykırı, haksız rekabet teşkil eden bir davranıştan söz edilebilir.
3.3. Eski İşvereni Kötülemek, Yanıltıcı Beyanlar Kullanmak
Haksız rekabetin bir diğer boyutu da karalama, kötüleme, yanıltma eylemleridir. Örneğin:
- “Eski şirketim batmak üzere, onlarla çalışmaya devam etmeyin.”
- “Şirket sahibinin hakkında şu davalar var, güvenilir değil.”
- “Ürünleri sahte, kalitesiz, garanti veremiyorlar.” (gerçeğe aykırı ise)
şeklindeki beyanlarla müşteri kazanmak; haksız rekabet olarak değerlendirilir. Burada önemli olan:
- Beyanların gerçek dışı veya ağır ölçüde abartılı olması,
- Müşterinin tercih özgürlüğünü yanıltarak yönlendirmesidir.
3.4. Eski İşverenin Markasını, Ticaret Unvanını Kullanmak
Bazı durumlarda eski çalışan, yeni kurduğu şirket için;
- Eski işverenin ticaret unvanına çok benzeyen bir unvan seçebilir,
- Eski işverenin markasını çağrıştıran logo, alan adı, sosyal medya ismi kullanabilir,
ve bu sayede müşterilerde karışıklık yaratabilir. Bu durumda da haksız rekabet gündeme gelir; üstelik ayrıca marka hakkına tecavüz boyutu da ortaya çıkabilir.
4. Yargıtay Uygulaması: Eski Çalışanın Müşteri Çevresini Kullanması
Yargıtay kararlarında özetle şu çizgi göze çarpar:
- Eski çalışanın, yeni bir işyerinde aynı sektörde çalışması, tek başına haksız rekabet değildir.
- Belli bir işkolunda çalışırken edinilen kişisel bilgi, tecrübe ve mesleki birikim, işten ayrıldıktan sonra da kullanılabilir; bu doğal bir durumdur.
- Ancak işverenin müşteri çevresi ve ticari sırları, çalışan tarafından sistematik ve kasıtlı şekilde kullanılıyorsa haksız rekabet söz konusu olur.
- Özellikle işten ayrılmadan önce müşteri listelerinin kopyalanması, yazışmaların kendi özel mailine gönderilmesi, fiyat tekliflerinin çekilip götürülmesi gibi fiiller, Yargıtay tarafından ciddi biçimde aleyhte değerlendirilir.
Yani Yargıtay, rekabet özgürlüğünü de korumakta, ancak dürüstlük sınırını aşan, işverenin emeğini boşa çıkaracak ölçüdeki müşteri çalma davranışlarına karşı işvereni korumaktadır.
5. Rekabet Yasağı Sözleşmeleri: Ne Zaman Geçerlidir, Neleri Sınırlayabilir?
Çoğu işveren, çalışanlarına işe girişte veya sonrasında rekabet yasağı sözleşmesi imzalatmak ister. Ancak her rekabet yasağı geçerli değildir.
5.1. Rekabet Yasağı Sözleşmesinin Şartları
Geçerli bir rekabet yasağı için genel olarak:
- Süre bakımından: Genellikle 2 yılı aşmayan makul bir süre öngörülmelidir.
- Yer bakımından: Tüm Türkiye veya dünya genelini kapsayan, işçiyi fiilen meslekten alıkoyan yasaklar tartışmalıdır; faaliyet gösterilen bölge ile sınırlı olması beklenir.
- Konu bakımından: İşverenin faaliyet alanına yakın, somut bir işkolu belirtilmelidir; çok geniş “her türlü ticari faaliyet” ibareleri orantısız görülebilir.
- Haklı çıkar bakımından: İşverenin korunmaya değer meşru menfaati (örneğin önemli bir müşteri portföyü, özel know-how, Ar-Ge bilgileri) bulunmalıdır.
Bu şartlara uygun bir rekabet yasağını ihlal eden eski çalışan; sözleşmede kararlaştırılan cezai şartı ödemek ve ayrıca zararı tazmin etmek durumunda kalabilir.
5.2. Rekabet Yasağı Olmasa da Haksız Rekabet Olabilir
Her zaman yazılı rekabet yasağı sözleşmesine ihtiyaç yoktur. Rekabet yasağı hiç olmasa bile:
- Eski çalışanın müşteri listesini çalması,
- İş sırlarını kullanması,
- Eski işvereni kötüleyerek müşteri kazanması,
TTK anlamında haksız rekabet teşkil eder ve işveren yine haksız rekabet davası açabilir.
6. İşveren Açısından Haklar: Haksız Rekabet Davasında Neler Talep Edilebilir?
Eski çalışan veya onun yeni işvereni hakkında haksız rekabet davası açıldığında; Türk Ticaret Kanunu’na göre işveren şu taleplerde bulunabilir:
- Tespitin Talep Edilmesi
- Haksız rekabet teşkil eden fiilin varlığının tespiti.
- Men (Sona Erdirme) ve Önleme Talebi
- Devam eden haksız rekabet eylemlerinin durdurulması,
- İleride tekrar etmesinin önlenmesi için yasaklama kararı.
- Eski Hâlin İadesi
- Yanıltıcı tanıtımların düzeltilmesi,
- Gerekiyorsa düzeltme ve cevap metinlerinin yayımlanması,
- Haksız rekabet sonucu elde edilen müşteri listelerinin imhası.
- Maddi Tazminat
- Kaybedilen müşteriler nedeniyle uğranılan zarar,
- Kâr mahrumiyeti (firma normal seyirde o müşteriden elde edecek geliri kazanamamışsa).
- Manevi Tazminat (özellikle ticari itibara saldırı söz konusu ise)
- Karşı Tarafın Elde Ettiği Kazancın İadesi
- Haksız rekabet yoluyla elde edilen kazancın iadesi; kimi zaman vekâletsiz iş görme veya haksız zenginleşme hükümleri de gündeme gelebilir.
- Kararın İlanı
- Mahkeme kararının uygun görürse ilanı; böylece müşteriler nezdindeki olumsuz algının düzeltilmesi hedeflenir.
7. Deliller ve İspat: Müşteri Çalındığı Nasıl İspatlanır?
Haksız rekabet davalarında en kritik nokta ispattır. Eski çalışanın müşteri çalmaya yönelik eylemleri çoğu zaman gizli yürütülür. Ancak günümüz dijital dünyasında pek çok iz bırakılmaktadır.
7.1. Yazılı ve Dijital Deliller
- E-posta yazışmaları,
- WhatsApp, Telegram, SMS kayıtları,
- CRM sistemine ilişkin log kayıtları,
- Bilgisayar, USB, harici disk incelemeleri,
- Kargo fişleri, sevk irsaliyeleri,
gibi deliller, eski çalışanın müşteri portföyünü aldığı ve kullandığını ortaya koyabilir. Hukuka uygun delil elde etme kurallarına dikkat etmek önemlidir; aksi halde hukuka aykırı delil sorunu ortaya çıkar.
7.2. Tanık Beyanları
- Eski çalışanla birlikte çalışan personel,
- Müşteriler,
- Yeni işyerindeki çalışma arkadaşları,
tanık olarak dinlenebilir. Tanık beyanları, yazılı delillerle desteklendiğinde mahkemede oldukça etkili olur.
7.3. Ticari Defterler ve Kayıtlar
Tacirler bakımından;
- Ticari defterler,
- Fatura ve cari hesap kayıtları,
- Sözleşmeler, teklif dosyaları,
de kritik delil niteliğindedir. Eski çalışanın ayrılmasıyla birlikte belirli bir müşteri grubunun neredeyse tamamının kısa sürede yeni firmaya geçtiği görülüyorsa; bu da haksız rekabet şüphesini güçlendirir.
8. Eski Çalışan Açısından Riskler: Hangi Davalarla Karşılaşabilir?
Eski çalışan, müşteri çalma ve haksız rekabet eylemlerine karıştığında şunlarla karşılaşabilir:
- Haksız rekabet davası: Tazminat, fiilin durdurulması, kararın ilanı gibi sonuçlar.
- Rekabet yasağı sözleşmesine aykırılık davası: Cezai şart ve zararın tazmini.
- Ticari sırların açıklanmasına ilişkin davalar.
- KVKK ihlallerine bağlı idari para cezaları ve tazminat talepleri (özellikle müşteri iletişim bilgilerini kişisel cihazına aktarmışsa).
- Bazı ağır durumlarda, veri suçları ve ticari sırların açıklanmasına ilişkin ceza soruşturmaları.
Bu yüzden çalışanların; “nasıl olsa müşteri beni tanıyor” mantığıyla hareket etmesi oldukça risklidir. Müşteri ile olan kişisel güven ilişkisi önemli olsa da, müşteriyi o firma ile tanıştıran, o ilişkiden ekonomik fayda üreten kişi işverendir; çalışan bu yapının içindedir ve buna saygı duymak zorundadır.
9. İşverenler İçin Korunma Yolları ve Önleyici Tedbirler
Müşteri çalma riskini azaltmak için işverenlerin önceden bazı adımları atması gerekir. Sadece sorun ortaya çıktıktan sonra dava açmak çoğu zaman geç kalınmış bir reaksiyondur.
9.1. Sözleşmesel Düzenlemeler
- Çalışanlarla yapılan iş sözleşmelerine:
- Gizlilik hükümleri,
- Ticari sırların korunmasına ilişkin maddeler,
- Uygun ölçüde rekabet yasağı hükümleri,
- KVKK uyumuna ilişkin maddeler,
eklenmelidir.
- Gerekirse ek bir “gizlilik ve rekabet yasağı protokolü” hazırlanmalıdır.
9.2. Bilgiye Erişim Yetkilerinin Sınırlandırılması
- Her çalışanın tüm müşteri portföyüne erişmesi şart değildir.
- “Need to know” prensibiyle, çalışanlar sadece işlerini yapmaları için gerekli portföy ve bilgilere erişmelidir.
- CRM sistemlerinde, dosya paylaşım platformlarında kullanıcı bazlı yetkiler belirlenmelidir.
9.3. Teknolojik ve Organizasyonel Önlemler
- Çalışanların şirket e-posta hesapları ve cihazları üzerinde log ve denetim mekanizmaları kurulmalıdır (hukuka uygun şekilde, kişisel veri korumasına dikkat edilerek).
- Müşteri verilerinin şirket dışına çıkarılmasını engelleyen veya izleyen güvenlik çözümleri (DLP vb.) kullanılabilir.
- İşten ayrılan çalışanların:
- Mail ve sistem erişimleri anlık olarak kesilmeli,
- Ekipman teslim tutanağı ile cihazlar geri alınmalı,
- Gerekirse dijital incelemeler yapılmalıdır.
9.4. Şeffaf İnsan Kaynakları Yönetimi
- Çalışanlara işe girişte açıkça:
- Hangi bilgilerin ticari sır sayıldığı,
- Hangi davranışların haksız rekabet oluşturacağı,
- İşten ayrıldıklarında neleri yapamayacakları,
anlatılmalıdır.
Bu bilgilendirme hem caydırıcı olur hem de ileride çıkacak uyuşmazlıklarda işverenin elini güçlendirir.
10. Eski Çalışanlar İçin Hukuka Uygun Rekabet Önerileri
Eski çalışanın mekân değiştirmesi, kendi işini kurması veya rakip firmaya geçmesi doğal ve yasaldır. Önemli olan bunu hukuka uygun yapmaktır.
10.1. Yapılması Önerilenler
- Kendi bilgi ve tecrübenize güvenin; müşteri listesi çalmak yerine,
- Sektör fuarlarına katılın,
- LinkedIn, sosyal medya, dijital pazarlama ile yeni müşteri edinin,
- Mevcut tanıdık çevrenizi dürüst şekilde bilgilendirin.
- Eski işvereninizle imzalamış olduğunuz:
- İş sözleşmesini,
- Gizlilik protokolünü,
- Rekabet yasağı sözleşmesini,
detaylıca inceleyin; gerekiyorsa bir avukata danışın.
- Müşteri sizinle doğrudan iletişime geçiyorsa:
- Eski işvereniniz hakkında kötüleyici, gerçek dışı, abartılı beyanlardan kaçının,
- Sadece kendi hizmetlerinizin kalitesini ve avantajlarını anlatın.
10.2. Kesinlikle Yapılmaması Gerekenler
- İşten ayrılmadan hemen önce:
- CRM’den tüm müşteri listesini export etmek,
- Özel teklif dosyalarını, fiyat listelerini kendi mailinize göndermek,
- Gizli belge ve dosyaları USB ile taşımak.
- Eski işverenin gizli bilgilerini:
- Yeni işverenle paylaşmak,
- Yeni teklif hazırlarken birebir kullanmak.
- Müşteri ile konuşurken:
- Eski işvereni “dolandırıcı, batmış, güvenilmez” gibi hukuken sorun yaratabilecek sıfatlarla anmak (ispatlayamayacağınız iddialardan kaçının),
- Gerçek dışı, yanıltıcı beyanlarla müşteriyi kendinize çekmek.
Bu tür davranışlar kısa vadede menfaat sağlayabilir gibi görünse de; orta–uzun vadede dava, tazminat, itibar kaybı gibi ağır sonuçlara yol açabilir.
11. Sonuç: Müşteri Çalma, Eski Çalışanın Müşteri Portföyünü Kullanması ve Haksız Rekabet Arasındaki Hassas Çizgi
Özetle:
- Eski çalışanın aynı sektörde çalışması ve hatta bazı müşterilerin kendi tercihleriyle onu takip etmesi tek başına hukuka aykırı değildir.
- Ancak eski işverenin müşteri portföyünün izinsiz alınması, ticari sırların kullanılması ve müşterilerin yanlış/yanıltıcı bilgilerle sistematik şekilde çekilmesi; TTK kapsamında haksız rekabet oluşturur.
- İşveren; haksız rekabet davasıyla:
- Fiilin tespitini,
- Fiilin durdurulmasını ve tekrarının önlenmesini,
- Maddi ve manevi tazminatı,
- Kararın ilanını talep edebilir.
- Eski çalışan; rekabet yasağı sözleşmesi varsa bununla bağlıdır, ayrıca müşteri çalma ve haksız rekabet nedeniyle ciddi tazminat riskleriyle karşılaşabilir.
- KVKK boyutu da unutulmamalı; müşteri verilerinin izinsiz taşınması ve kullanılması, yalnızca haksız rekabet değil, kişisel verilerin korunması hukuku yönünden de yaptırımlara yol açabilir.