Aldatıcı Reklam ve Satış Yöntemleri
1. Giriş: Piyasa Düzeninin Çimentosu Olarak Dürüstlük Kuralı
Aldatıcı reklam ve satış yöntemleri, serbest piyasanın adil işleyişini doğrudan hedef alan ve ekonomik aktörlerin rasyonel karar alma süreçlerini bozan pratiklerdir. Haksız rekabet hukukunun amacı, yalnızca tüketicinin bireysel korunması değil; rakiplerin meşru menfaatlerinin, pazarın şeffaflığının ve nihayetinde kamusal güvenin korunmasıdır. Türk Ticaret Kanunu’nun 54 ilâ 63. maddeleri, bu çerçevede genel klauzel niteliğinde bir dürüstlük standardı öngörür. Bu standart, tek tek düzenlenmemiş olsa dahi, ekonomik davranışın dürüstlük kuralına aykırı olduğu her durumda koruma sağlar. Aldatıcı reklam ve satış yöntemleri; mal veya hizmete ilişkin nitelik, menşe, miktar, fiyat, garanti, indirim, teslim koşulları gibi bilgilerin gerçeğe aykırı sunulması yahut gerçeğin saklanması suretiyle hedef kitlenin iradesini sakatlayan davranışların tamamını kapsar. Bu nedenle, konu yalnız “reklam hukuku” ile sınırlı görülmemeli; ticaret hukuku, tüketici hukuku, borçlar hukuku, rekabet hukuku, kişisel verilerin korunması, elektronik ticaret ve hatta usul hukuku boyutlarıyla bir bütün olarak ele alınmalıdır.
2. Normatif Çerçeve: TTK’nın Genel Klauzeli ve Tamamlayıcı Düzenlemeler
Haksız rekabetin kanuni omurgası TTK m. 54–63 hükümleridir. TTK m. 54, dürüstlük kuralına aykırı iktisadi davranışların haksız rekabet oluşturacağını belirterek bir “şemsiye” norm getirir; m. 55 ise örnekseme yoluyla sayım yapar: yanıltıcı açıklamalar, karşılaştırmalı reklamın kötüye kullanılması, karıştırma tehlikesi yaratma, kişilerin iş ürünlerinden yetkisiz yararlanma, sözleşmeye aykırı davranışa yöneltme gibi. Bu iskelete, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun (TKHK) ile “Ticari Reklam ve Haksız Ticari Uygulamalar Yönetmeliği” ayrıntı kazandırır; özellikle perakende ve e-ticaret alanındaki “sahte indirim”, “stok yanıltması”, “ürün özelliklerinin abartılması”, “gizli ücretler” veya “abonelik tuzakları” gibi pratikler bu ikincil mevzuatla somutlaştırılır. Elektronik ticaretle ilgili 6563 sayılı Kanun, ticari iletişimde şeffaflık ve onay rejimi getirirken; 6698 sayılı KVKK hedefli reklamcılık ve karanlık desen (dark pattern) tartışmalarında veri işleme meşruiyetini ve aydınlatmayı gündeme taşır. 5651 sayılı Kanun ise çevrimiçi içeriklere adli koruma veya erişim müdahalesi araçları bakımından tali fonksiyon görür.
3. Haksız Rekabetin Yapısal Unsurları: Yanıltma, Karar Serbestisini Sakatlama ve Pazar Etkisi
Aldatıcı reklam ve satış yöntemlerinin haksız rekabet oluşumuna evrilmesi, üç düzlemde incelenmelidir. İlk olarak “yanıltma” unsuru: Beyanın gerçeğe aykırı olması tek başına yeterli olmayıp, alıcının veya rakiplerin algısında esaslı bir farklılık yaratmaya elverişli olmalıdır. İkinci olarak “karar serbestisinin sakatlanması”: Tüketici veya ticari alıcı, mal veya hizmete ilişkin seçiminde doğru bilgiyi esas alabilmelidir; aksi hâlde irade fesada uğrar. Üçüncü olarak “pazar etkisi”: Fiil, rekabet düzenini bozucu, haksız üstünlük sağlayıcı sonuçlar doğurmalıdır. Bu üçlü iskelet, TTK’nın genel klauzel mantığıyla uyumlu biçimde, olayın somut koşullarına göre değerlendirilir. Hâkim, reklamın bütünsel bağlamını, hedef kitleyi, mecrayı, kullanılan dili, grafik ve sembolleri, bilgilendirmenin konumunu ve okunabilirliğini, kampanya süresini ve ekonomik bağlamı birlikte irdeler.
4. Aldatıcı Reklam Türleri: İddialar, İspat Yükü ve Tipik Riskler
Aldatıcı reklam, ürün veya hizmete ilişkin iddiaların doğrulanabilir ve objektif olmaması, tüketicinin ortalama dikkat ve özen düzeyiyle kavraması beklenen bilgilerin saklanması yahut tali görünen notlarda esaslı bilgilerin “gömülmesi” suretiyle ortaya çıkar. Performans iddiaları (ör. “%100 leke çıkarır”), sağlık/kosmetik vaatleri, menşe ve kalite işaretleri (“%100 yerli”, “organik”), çevresel taahhütler (“karbon nötr”), fiyat/indirim söylemleri ve garanti bildirimleri bu bağlamda öne çıkar. İspat yükü temel prensip olarak iddiayı ileri süren reklam verendedir; test raporları, sertifikasyon belgeleri, ölçüm metodolojisi ve güncellik zorunluluk arz eder. Dijital reklamcılıkta hedefli segmentasyon veya kişiselleştirme, iddianın algılanma şiddetini artırdığı için, yanıltma değerlendirmesinde daha sıkı bir bakış açısı doğurur. Bu sebeple, her kreatif unsurun “ilk bakışta anlaşılabilirlik” testinden geçirilmesi ve “küçük puntoda saklanan büyük gerçekler” yaklaşımından kaçınılması gerekir.
5. Aldatıcı Satış Yöntemleri: Bait-and-Switch, Sahte İndirim, Abonelik Tuzakları
Bait-and-switch tekniğinde giriş ürününün cazip fiyatla sunulması, fakat mağazada veya çevrimiçi platformda sistematik şekilde erişilememesi; tüketicinin daha pahalı ürünlere yönlendirilmesi tipiktir. Sahte indirimde referans fiyat gerçek değildir; indirimin yapıldığı iddia edilen “önceki fiyat” ya uygulanmamış ya da yalnız sembolik, kısa ve etkisiz bir dönem uygulanmıştır. Abonelik tuzaklarında “ücretsiz deneme” retoriği, iptal engelleri, önceden işaretli kutular ve gizli ücretler ile birleşerek iradeyi sakatlar. Kargo bedelinin farklı kalemlere dağıtılması ya da “kargo bizden” denilerek başka isim altında tahsil edilmesi de aldatıcı nitelik kazanabilir. Bu örneklerin tamamı, menfaatler dengesini tüketici aleyhine bozan ve dürüst rekabet düzenini erozyona uğratan yöntemlerdir; dolayısıyla TTK’daki men, tespit, düzeltme ve tazminat taleplerinin yanı sıra idari yaptırımlar da gündeme gelebilir.
6. Karşılaştırmalı Reklamın İnce Çizgisi: Objektiflik, Ölçülebilirlik ve İtibar Koruması
Karşılaştırmalı reklam, doğru şartlar altında meşru ve yararlı bir rekabet aracıdır; ancak itibar zedeleyici, karıştırmaya yol açan, yanıltıcı veya doğrulanamayan unsurlar içerdiğinde haksız rekabete dönüşür. Temel ilkeler; aynı ihtiyaca cevap veren ürünlerin karşılaştırılması, kriterlerin açık ve ölçülebilir olması, verinin güncel ve doğrulanabilir kaynaklara dayanması, tipik kullanım koşullarının esas alınmasıdır. Rakip işaretleri ve markaların kötüye kullanılması, karalayıcı üslup ve istisnaların saklanması risk doğurur. Bu tür reklamlarda ispat külfeti ağırdır; metodoloji, örneklem ve ölçüm şartları netlikle ortaya konulmadıkça iddia hukuken taşınamaz hâle gelir.
7. Greenwashing ve Sürdürülebilirlik İddiaları: Bilimsellik ve Şeffaflık Zorunluluğu
Çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) odaklı söylemler, pazarlamada cazibe unsuru hâline gelmiş; ancak ölçüm ve doğrulama yapılmadığında aldatıcı pratiğe dönüşmüştür. “%100 sürdürülebilir”, “karbon nötr”, “doğaya zararsız” gibi mutlak ifadeler, yaşam döngüsü değerlendirmesi (LCA) ve güvenilir üçüncü taraf doğrulamasıyla desteklenmediği sürece risklidir. Telafi/offset mekanizmalarının kapsamı, sınırlılıkları ve zamanlaması açıkça belirtilmelidir. Aksi hâlde, tüketicinin çevresel duyarlılığından haksız rekabet avantajı sağlanır ki, bu durum TTK’nın dürüstlük standardıyla bağdaşmaz. Bu alanda, ispat yükünün yalnızca reklam verene değil, tedarik zinciri içindeki beyan sahiplerine de fiilen yayıldığı unutulmamalıdır.
8. Dijital Pratikler ve “Dark Pattern” Tartışması: Tasarım Yoluyla Manipülasyon
Çevrimiçi platformların arayüz tasarımı, kullanıcıyı belirli seçimlere sürükleyebilir. Zorlaştırılmış iptal, dikkat dağıtıcı buton mimarisi, önceden işaretli onay kutuları, sepetin son adımında beliren “gizli ücretler”, sahte stok veya sayaçlar ve rahatsız edici izin akışları, karanlık desen örnekleridir. Bu tasarımlar, formel olarak bilgi vermiş görünse bile, gerçekte irade serbestisini zedeler. KVKK boyutunda hukuka uygunluk, aydınlatma ve açık rıza; TKHK ve TTK yönünden şeffaflık, anlaşılabilirlik ve dürüstlük ilkeleri birlikte aranır. Kullanıcı deneyimi ekiplerinin hukukla eşgüdümü, yalnız uyum değil; markanın itibar sermayesini koruma bakımından da stratejik önemdedir.
9. İspat ve Delil İkamesi: Dinamik İçeriğin Yakalanması ve Bilirkişi Rolü
Aldatıcı reklam ve satış yöntemlerinin ispatında en büyük güçlük, içeriğin dinamik ve akışkan doğasıdır. Hikâye/reels formatları, banner rotasyonları ve kişiselleştirme, delil toplamayı zorlaştırır. Bu nedenle zaman damgalı ekran görüntüleri, web arşiv kayıtları, sunucu logları, A/B test ekranları, satış ve iade istatistikleri, çağrı merkezi kayıtları, influencer sözleşmeleri ve brifleri, affiliate raporları kritik önemdedir. Gizli satın alma (mystery shopping) ve laboratuvar/test raporları, performans iddialarına teknik dayanak sağlar. Bilirkişilik; dijital pazarlama analitiği, istatistik, kullanıcı deneyimi ve kalite/performans testleri gibi disiplinlerarası alanlarda belirleyicidir. Delillerin elde edilmesi, muhafazası ve zincirinin korunması, ileride tazminat hesabı ve illiyet bağının ortaya konulması açısından kritik işlev görür.
10. Başvuru Yolları: İdari, Hukuki ve Cezai Enstrümanların Koordinasyonu
Haksız rekabetle mücadelede araç seti çok katmanlıdır. Reklam Kurulu nezdinde yapılacak başvurular; durdurma, düzeltme ve idari para cezası gibi hızlı ve etkili sonuçlar doğurabilir. Asliye Ticaret Mahkemelerinde TTK m. 56 vd. uyarınca tespit, men, düzeltme ve tazminat talepleri ileri sürülebilir; tüketici işlemlerinde Tüketici Mahkemelerinin görevi gündeme gelebilir. 5651 sayılı Kanun’un içerik ve yer sağlayıcılarına yönelik araçları, ağır ihlal hâllerinde çevrimiçi görünürlüğün sınırlandırılması bakımından yardımcıdır. Fiilin nitelik ve yoğunluğuna göre TTK m. 62’de düzenlenen cezai yaptırımların devreye girmesi mümkündür. Stratejik yaklaşım; idari ve hukuki yolların birbirini besleyecek şekilde kurgulanması, delil tespitinin gecikmeksizin yapılması ve tedbir ihtiyacının doğru temellendirilmesine dayanır.
11. Dava Türleri ve Talepler: Tespit, Men, Düzeltme, Tazminat ve Haksız Kazancın İadesi
Haksız rekabet davalarında talepler, ihlâlin niteliğine göre kombine edilir. Tespit davası, fiilin hukuka aykırı karakterini kayıt altına alarak sonraki taleplere altyapı kurar. Men davası, devam eden veya tekrarı muhtemel ihlâlin önlenmesini hedefler. Düzeltme talebi, yanlış bilgilendirmenin kamusal alanda düzeltilerek etkisinin giderilmesini amaçlar; eşdeğer mecra ve görünürlük ilkesi gözetilmelidir. Tazminat boyutunda maddi zarar (marj kaybı, pazar payı erozyonu, korelasyon analiziyle ölçülebilen satış etkisi, kampanya maliyeti) ve şartları oluşmuşsa manevi zarar gündeme gelebilir. Haksız kazancın devri talebi, fiilden doğan haksız üstünlüğün ekonomik karşılığının iadesini sağlar. Kararın ilanı, caydırıcılık ve itibar onarımı bakımından tamamlayıcı fonksiyon görür.
12. İhtiyati Tedbir ve Delil Tespiti: Zamanla Yarış
Reklam kampanyaları çoğu kez kısa süreli ve yoğun etkilidir. Bu nedenle ihtiyati tedbir, telafisi güç zarar ihtimalini bertaraf etmenin en etkili aracıdır. HMK m. 389 çerçevesinde, reklamın derhâl durdurulması, mecralara (TV, dış mekân, platformlar, aracı ağlar) bildirim, arama sonuçlarında veya satış sayfalarında görünürlüğün düşürülmesi gibi talepler, somut-ölçülebilir zarar ve ihlâl riskiyle birlikte temellendirilmelidir. Delil tespiti; geçici içeriklerin kayda alınması, log ve analitik verilerin korunması, influencer paylaşımlarının doğrulanması ve fiyat geçmişinin belgelenmesi açısından kaçınılmazdır. Teknik keşif ve bilirkişi desteği, tedbir sürecinin inandırıcılığını artırır.
13. Zamanaşımı ve Sorumluluğun Sınırları: Hızlı Refleksin Hukuki Önemi
Haksız rekabetten doğan taleplerde zamanaşımı, kural olarak fiilin ve failin öğrenilmesinden itibaren bir yıl, her hâlde üç yıldır. Bununla birlikte, fiilin haksız fiil veya sözleşmeye aykırılık teşkil eden başka yönleri bulunuyorsa, farklı zamanaşımı sürelerinin tartışılması mümkündür. Dijital mecraların sürati ve içeriklerin uçuculuğu, gecikmenin ispatı zorlaştırdığı gerçeğini ortaya koyar. Bu nedenle, şüpheli kampanyalarda iç denetim mekanizmasının hızla devreye sokulması; delil tespiti, ihtar ve başvuru araçlarının aynı anda kullanılması gerekir. Sorumluluk, yalnız reklam vereni değil; ajansları, yayıncı mecraları, influencer’ları ve tedarik zinciri aktörlerini de etkileyebilir. Bu yüzden sözleşmelerde özen ve doğruluk taahhütleri, ispat yükü paylaşımı, cezai şart ve tazmin klozları öngörmek, riski proaktif olarak yönetir.
14. Uygulamalı Senaryolar: Strateji Tasarımı ve Talep Mimarisinin Kurulması
Sahte indirim senaryosunda birinci adım, fiyat geçmişinin ve referans fiyatın gerçekliğini ortaya koyacak belgelerin toplanmasıdır. Fiyatın yalnız kısa süreli ve göstermelik olarak yükseltilip ardından “büyük indirim” görüntüsü yaratılması, doğrudan aldatıcı pratiğe işaret eder. Bu durumda tedbir talebiyle birlikte men ve düzeltme talepleri, ayrıca marj kaybını ve pazar payı etkisini gösterecek analitik raporlarla desteklenen tazminat istemi gündeme getirilir. Influencer paylaşımlarında #reklam/#işbirliği etiketinin kullanılmaması ve sanki tarafsız kullanıcı yorumuymuş gibi “gizlenmiş reklam” yapılması durumunda, sözleşme ve brifler, yayın saatleri, erişim ve dönüşüm verileri ile korelasyon analizi delil setine eklenmelidir. Bait-and-switch olaylarında ise mağaza içi görseller, kasa ve stok kayıtları, çağrı merkezi şikâyetleri ile birlikte, kampanyanın “çekici ürün” üzerinden yürütülüp yürütülmediği ve makul stok planlamasının yapılıp yapılmadığı sorgulanır. Greenwashing iddialarında üçüncü taraf sertifikasyonları, LCA raporları, offset mekanizmaları ve ölçüm metodolojisi aranmalı; eksiklik aldatıcılığa dayanak oluşturur.
15. İç Uyum ve Önleyici Hukuk: Kontrol Listeleri, Prosedürler ve Eğitim
İşletmelerin uyum açısından yol haritası üç sütuna dayanmalıdır. Birincisi “ürün/iddia doğrulama” sütunu: Bilimsel test, sertifikasyon, menşe ve kalite belgeleri, garanti şartları, teslim/iptal süreçleri açık ve doğrulanabilir olmalıdır. İkincisi “iletişim/arayüz şeffaflığı” sütunu: Esaslı bilgiler ilk bakışta anlaşılır biçimde ve dikkat çekici konumda yer almalı; istisnalar dipnotlarda gizlenmemelidir. Üçüncüsü “sözleşmesel ve organizasyonel güvence” sütunu: Ajanslar, influencer’lar, lojistik ve ödeme sağlayıcılarıyla yapılan sözleşmelere doğruluk, şeffaflık, ispat yükü paylaşımı ve veri saklama yükümlülükleri eklenmeli; denetim ve yaptırım mekanizmaları kurulmalıdır. Pazarlama, hukuk, BT ve veri koruma ekipleri arasında sürekli eğitim ve vaka çalışmalarıyla bilinç artırılmalı; “yayın öncesi hukuk kontrolü” standart hâle getirilmelidir.
16. Tazminatın Hesaplanması ve İlliyet Bağı: Ekonometrik Yaklaşımlar ve Pratik Zorluklar
Aldatıcı kampanyaların satışlara etkisini ölçmek, çoğu kez çok değişkenli bir problemdir. Dönemsel talep dalgalanmaları, mevsimsellik, rakip kampanyaları, stok/tedarik sorunları ve makroekonomik koşullar gibi faktörler illiyet bağını perdeleyebilir. Bu nedenle ekonometrik analiz, A/B test sonuçları, kampanya öncesi-sonrası karşılaştırmalar, pazar payı trendleri ve panel verileri değerlidir. Mahkeme nezdinde bilirkişinin kullanacağı yöntemlerin şeffaflığı ve veriye erişim, tazmin hesabının sağlıklı kurulması için zaruridir. Ayrıca “haksız kazancın devri” talebi, zarar hesabının zor olduğu durumlarda, davalının fiilî kazancını merkeze alarak adalet duygusunu pekiştirir.
17. Düzeltme Yayınları ve İtibarın Onarımı: Görünürlük ve Eşdeğer Mecra İlkesi
Düzeltme, yalnızca hukuki bir yaptırım değil; pazarda bozulan dengeyi onarma aracıdır. Düzeltmenin etkili olabilmesi için; ihlâlin gerçekleştirildiği mecra ve görünürlük düzeyine eşdeğer bir etki yaratması gerekir. Televizyonda yapılan bir kampanya için yalnız web sitesinde küçük bir duyuru, fiilen etkisizdir. Yargısal pratik, düzeltmenin hedef kitleye ulaşmasını ve yanıltmanın izlerini silmesini arar. Bu nedenle talep formüle edilirken; mecraların listesi, yayın süreleri, yerleşimler ve kreatif unsurlar somutlaştırılmalı; ölçülebilir başarı kriterleri önerilmelidir.
18. Tedarik Zinciri, Platformlar ve Aracılar: Paylaşılan Sorumluluklar
Modern pazarlama ekosistemi; marka, ajans, içerik üreticisi (influencer), yayıncı platform, lojistik sağlayıcı ve ödeme aracıları gibi çok aktörlüdür. Aldatıcı pratikler, çoğu zaman zincirin bir noktasındaki şeffaflık veya doğruluk ihlâlinden kaynaklanır. Bu nedenle sözleşmelerde beyanların doğruluğu, veri saklama, denetim, uyum ve tazmin hükümleri açıkça düzenlenmeli; sorumluluk haritası netleştirilmelidir. Platformların içerik moderasyonu ve şikâyet/raporlama mekanizmaları da önemlidir; hukuki ihtilaf riskinde hızlı ve şeffaf iş birliği, hem uyuşmazlık çözümünü hızlandırır hem de marka itibarını korur.
19. Uygulama Örüntüleri: Perakende, E-Ticaret, Sağlık/Kozmetik, Finans, Emlak
Perakendede “önce bindir sonra indir” pratikleri ve sınırlamaların dipnotta saklanması en sık görülen örneklerdir. E-ticarette kişiselleştirilmiş fiyatlama, sahte sayaçlar, stok yanıltması ve abonelik iptalinin zorlaştırılması öne çıkar. Sağlık/kozmetik sektöründe bilimsel ispat gerektiren iddialar, klinik çalışma ve test raporlarıyla desteklenmedikçe aldatıcı nitelik kazanır. Finans sektöründe “garantili getiri” söylemi, riskin gizlenmesi ve karmaşık ürünlerin basitleştirilerek sunulması sıkıntılıdır. Emlak alanında “lokasyon, metrekare, iskan, teslim tarihi” gibi esaslı unsurların gerçek dışı sunumu, yüksek zararlara yol açabilir. Her sektörde ortak prensip; ölçülebilirlik, doğrulanabilirlik ve netliktir.
20. Dava Stratejisi: Aşamalar, Öncelikler ve İletişim
Strateji, üç eksende kurulmalıdır: (i) acil koruma: tedbir ve delil tespiti, (ii) esas çözüm: men, düzeltme, tazminat ve haksız kazanç devri, (iii) itibar ve uyum: kararın ilanı, iç denetim ve süreç iyileştirme. Dosya kurgusunda delil haritası, taraflar ve aracılar, ispat yükü dağılımı, bilirkişi branşları ve talep mimarisi net çizilmelidir. Paralel süreçlerde Reklam Kurulu kararları, yargılama bakımından destekleyici işlev görür. Kurumsal iletişim ve halkla ilişkiler boyutu, hukuki adımların gölgesinde kalmamalı; tüketicinin güvenini onaran, şeffaf ve somut mesajlar planlanmalıdır.
21. Uyum Kontrol Listesi: Kendi Kendini Denetleyen Organizasyon
Bir işletme için pratik bir kontrol listesi şu başlıkları içermelidir: (1) İddialar ölçülebilir mi ve güncel mi? (2) Referans fiyat gerçekten uygulandı mı, ne kadar süre ve ne yoğunlukta? (3) Stok planlaması makul mü, kampanya ölçeğiyle uyumlu mu? (4) İstisna ve kısıtlar ilk bakışta anlaşılır yerde mi? (5) Influencer içeriklerinde #reklam/#işbirliği etiketleri açık ve görünür mü? (6) Ücretler, teslim ve iade koşulları açık mı; abonelik iptali kolay mı? (7) Çevresel iddialar üçüncü taraf doğrulaması ve metodoloji dokümantasyonuyla destekleniyor mu? (8) Aydınlatma metni ve veri işleme temelleri KVKK ile uyumlu mu? (9) Ajans ve platform sözleşmelerinde doğruluk ve ispat yükümlülükleri var mı? (10) Yayın öncesi hukuk kontrolü zorunlu mu ve kayda bağlanmış mı?
22. Sonuç: Dürüst Rekabet, Sürdürülebilir Büyümenin Önşartı
Aldatıcı reklam ve satış yöntemleri, kısa vadeli kazanımlar getirebilir; ancak orta ve uzun vadede hukuki yaptırımlar, itibar kaybı ve müşteri güveninin sarsılması şeklinde ağır maliyetler doğurur. Haksız rekabet hükümleri, bu maliyetin toplumsal düzlemde de dengelenmesini sağlayan temel araçtır. İşletmeler açısından doğru yaklaşım, “sınırda yürümek” yerine; iddiaları bilimsel ve belgeli kılmak, iletişimde şeffaflığı öncelemek ve tasarımda kullanıcı iradesine saygıyı esas almaktır. Uyuşmazlık anında ise hızlı delil tespiti, isabetli tedbir, güçlü bilirkişilik ve dengeli talep mimarisi başarıyı belirler. Nihayetinde dürüst rekabet, sürdürülebilir büyümenin, müşteri sadakatinin ve markasal itibârın vazgeçilmez önşartıdır; hukukun koruduğu da tam olarak budur.