Sarsıntı Protokolleri ve Tazminat – Kulüp–Sporcu Sorumluluk Paylaşımı
1. Giriş
Sporcuların özellikle futbol, basketbol ve rugby gibi temas sporlarında yaşadığı beyin sarsıntıları (concussion), artık yalnızca tıbbi değil, hukuki bir meseledir.
Birçok ülkede kulüplerin sporcu sağlığını korumakta ihmali, tazminat davalarına konu olmuştur.
Bu yazı, sarsıntı protokollerinin Türk hukukundaki dayanaklarını, kulüp ve sporcu arasındaki sorumluluk paylaşımını ve tazminat boyutunu analiz eder.
2. Sarsıntı Nedir ve Hukuki Niteliği
Tıbben “concussion”, başa alınan darbe sonucu bilinç kaybı, denge bozukluğu veya kısa süreli hafıza kaybı ile seyreden travmatik beyin hasarıdır.
Spor hukuku açısından bu durum, kulübün iş sağlığı ve güvenliği yükümlülüğünün bir parçasıdır.
4857 sayılı İş Kanunu m. 77:
“İşveren, çalışanların sağlığını korumak ve gerekli önlemleri almakla yükümlüdür.”
Sporcu, profesyonel olarak istihdam edildiğinden bu madde doğrudan uygulanır.
3. Kulübün Sorumluluğu
Kulüplerin, oyuncularına karşı özen yükümlülüğü vardır:
-
Riskli müsabakalarda koruyucu ekipman sağlamak,
-
Sarsıntı geçiren sporcuyu oyuna devam ettirmemek,
-
Tıbbi takip protokolünü uygulamak.
Bu yükümlülükler ihlal edilirse, TBK m. 49 (haksız fiil) ve m. 417 (işverenin koruma borcu) devreye girer.
Yargıtay 21. HD 2021/3127 E., 2022/3892 K.:
“İşveren, çalışanının sağlığına zarar verecek tedbirsizlikten sorumludur; sağlık kontrolü yapmamak ihmal sayılır.”
Bu içtihat, kulüpler için de geçerlidir.
4. Sarsıntı Protokolleri (Concussion Protocols)
Uluslararası spor otoriteleri, sarsıntı yönetimine ilişkin protokoller geliştirmiştir:
-
FIFA Medical Concussion Protocol (2021)
-
UEFA Medical Regulations m. 42
-
World Rugby Head Injury Assessment (HIA) System
Bu protokoller, sporcunun darbe sonrası en az 7 gün süreyle tıbbi gözetim altında kalmasını öngörür.
Ancak birçok kulüp, maçın önemine dayanarak bu süreyi kısaltmakta, bu da hukuken ihmal sorumluluğu doğurmaktadır.
CAS 2018/A/6048 – Player v. Club:
“Kulüp doktorunun, beyin sarsıntısı geçiren oyuncuyu erken sahaya döndürmesi, ağır kusur teşkil eder.”
5. Sporcuya Ait Sorumluluklar
Sporcu, sağlık durumunu gizleyemez veya kulübü yanıltamaz.
TBK m. 396/2:
“İşçi, işverenin talimatlarına ve sağlık kurallarına uymakla yükümlüdür.”
Sporcu, sarsıntı sonrası belirtileri gizleyerek oyuna devam ederse, müterafik kusur gündeme gelir.
Bu durumda tazminat oranı indirilebilir.
6. Sigorta ve Tazminat Boyutu
Sporcularda sarsıntı kaynaklı zararlar genellikle ferdi kaza sigortası veya kulüp grup poliçeleri kapsamındadır.
Ancak kalıcı beyin hasarı (ör. kronik travmatik ensefalopati – CTE) halinde, tazminat hesabı şu unsurlara göre yapılır:
-
Tedavi giderleri
-
Kazanç kaybı
-
Manevi tazminat
Yargıtay 17. HD 2020/3412 E., 2021/5562 K.:
“Kalıcı beyin hasarı, bedensel zarar kapsamında değerlendirilir; işverenin sorumluluğu tamdır.”
Bu nedenle, kulüp doktoru ve yönetim kurulu üyeleri müşterek sorumluluk taşır.
7. Türk Hukukunda Uygulama Eksiklikleri
Türkiye’de halen “Sarsıntı Protokolü” zorunlu değildir.
TFF’nin 2024 Talimat Taslağı, bu konuda ilk adımı atmıştır.
Ancak uygulanabilir bir protokolün eksikliği, kulüpleri uluslararası standartların gerisinde bırakmaktadır.
TFF Sağlık Talimatı Taslağı m. 18:
“Sarsıntı şüphesi olan oyuncu oyuna devam edemez; sağlık raporu alınmadan sahaya çıkamaz.”
Bu hüküm yürürlüğe girdiğinde, kulüplerin ihlali halinde disiplin ve tazminat sorumluluğu doğacaktır.
8. Uzun Vadeli Etkiler ve Tazminat Hesabı
Sarsıntıların tekrarı, ileri yaşta nörolojik hastalıklara (Alzheimer, depresyon, motor bozukluklar) yol açabilir.
Bu nedenle zarar hesabı yapılırken TBK m. 54–56 uyarınca “muhtemel gelecekteki zarar” da dikkate alınmalıdır.
Yargıtay 21. HD 2019/4287 E., 2020/5123 K.:
“Bedensel zarar tazminatında, gelecekteki iş gücü kaybı da hesaba katılır.”
9. Uluslararası Emsaller
-
NFL Concussion Settlement (ABD, 2016): 1 milyar dolarlık tazminat havuzu kurulmuştur.
-
Rugby Union Case (2022, İngiltere): 250 eski oyuncu, sarsıntı nedeniyle federasyona dava açmıştır.
-
CAS 2020/A/7334 – Player v. Club: Sporcuya risk anlatılmadan oynatılması, ağır ihmal kabul edilmiştir.
Bu örnekler, Türkiye’de de benzer tazminat davalarının gündeme gelebileceğini göstermektedir.
10. Sonuç ve Değerlendirme
Sarsıntı, sadece bir sağlık sorunu değil; kulüp–sporcu ilişkisini düzenleyen hukuki bir risk alanıdır.
Kulüplerin, tıbbi protokollere uymaması durumunda:
-
Tazminat yükümlülüğü,
-
Sigorta geri ödeme riski,
-
Disiplin cezaları doğar.
TFF’nin uluslararası standartlarla uyumlu zorunlu concussion protokolü oluşturması, spor hukukunda insan sağlığını merkeze alan yeni bir dönemin kapısını aralayacaktır.