Temyiz Süresi Ne Kadardır?
1. Giriş: Temyiz Süresinin Önemi
Temyiz, yargılama sürecinde taraflara tanınan en önemli kanun yollarından biridir. Ancak temyiz hakkının kullanılabilmesi için en kritik unsur, sürelere riayet edilmesidir. Hukuk ve ceza muhakemesinde temyiz süreleri farklı düzenlenmiştir ve süreler hak düşürücü niteliktedir. Yani süresi içinde başvuru yapılmazsa, karar kesinleşir ve temyiz yolu kapanır.
Bu makalede, ceza ve hukuk davalarında temyiz süresi ne kadardır, süre nasıl hesaplanır, hangi hallerde uzar veya kesilir, uygulamada karşılaşılan sorunlar nelerdir ayrıntılı biçimde ele alınacaktır.
2. Hukuki Dayanak
-
Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) m. 291: Ceza yargılamasında temyiz süresini düzenler.
-
Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) m. 361: Hukuk yargılamasında temyiz süresini düzenler.
-
Anayasa m. 36: Hak arama özgürlüğü ve adil yargılanma hakkı.
-
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi m. 6: Adil yargılanma hakkı kapsamında etkili kanun yolu hakkı.
3. Ceza Muhakemesinde Temyiz Süresi (CMK m. 291)
3.1. Genel Süre
-
15 gün: Ceza davalarında temyiz süresi, kural olarak tefhim veya tebliğden itibaren 15 gündür.
-
Eğer karar duruşmada açıklanmış ve taraf hazırsa süre tefhimle başlar.
-
Taraf hazır değilse, gerekçeli kararın tebliğiyle başlar.
3.2. Mülga Hüküm ve Güncel Uygulama
CMK m. 291’in ilk hâlinde, gerekçesiz tefhim halinde sürenin gerekçeli kararın tebliği ile başlayacağı düzenlenmişti. Ancak bu hüküm 2013’te kaldırılmıştır. Güncel uygulamada süre karar tefhim edildiğinde işlemeye başlar. Uygulamada, hak kaybını önlemek için “süre tutum dilekçesi” yaygın biçimde kullanılmaktadır.
3.3. İstisnalar
-
Tutuklu sanıklar için, süre hesaplamasında cezaevine verilen dilekçe tarihi esas alınır.
-
Kanun yolu bildiriminin hatalı yapılması durumunda, Yargıtay sanık lehine yorum yapar; hatalı bildirime güvenen tarafın başvurusu süresinde kabul edilir.
4. Hukuk Muhakemesinde Temyiz Süresi (HMK m. 361)
4.1. Genel Süre
-
Hukuk davalarında temyiz süresi 2 haftadır.
-
Süre, hükmün taraflara tefhim veya tebliğinden itibaren işlemeye başlar.
4.2. Parasal Sınırın Önemi
HMK, belirli bir parasal sınırın altındaki kararların kesin olduğunu düzenlemiştir. Dolayısıyla sürenin varlığı yanında, kararın temyize elverişli olup olmadığı da ayrıca incelenmelidir.
4.3. Özel Durumlar
-
Geçici hukuki korumalara (ihtiyati tedbir vb.) ilişkin kararların temyizi özel usullere tabidir.
-
Kesinlik sınırının altında kalan kararlar temyiz edilemez; bu durumda süre işlememiş gibi kabul edilse bile sonuç değişmez.
5. Sürenin Başlangıcı ve Hesaplanması
5.1. Tefhim
Duruşmada hazır bulunan tarafa kararın okunmasıdır. Tefhimle birlikte süre işlemeye başlar.
5.2. Tebliğ
Taraf duruşmada yoksa veya karar gerekçesiyle birlikte açıklanmamışsa, gerekçeli karar tebliğ edilir ve süre bu tarihten itibaren işlemeye başlar.
5.3. Hesaplama Yöntemi
-
Süre gün olarak belirlenmiştir. İlk gün hesaba katılmaz.
-
Sürenin son günü tatil gününe denk gelirse, süre tatilden sonraki ilk iş gününde sona erer.
6. Süreyi Kesme ve Uzatma İhtimalleri
6.1. Mücbir Sebep
Taraf, elinde olmayan sebeplerle (ör. ağır hastalık, doğal afet) süreyi kaçırmışsa, eski hâle getirme talebi mümkündür.
6.2. Kanun Yolu Bildirimi
Mahkemenin yanlış kanun yolu bildirmesi, sürenin başlangıcını etkileyebilir. Yargıtay, taraf lehine olacak şekilde hatalı bildirimi dikkate alır.
6.3. Elektronik Tebligat
Uygulamada e-tebligat ile kararların tebliği yapılmaktadır. Tebligatın ulaştığı gün değil, ertesi gün süre işlemeye başlar.
7. Uygulamada Sık Karşılaşılan Sorunlar
-
Süre tutum dilekçesi: Gerekçeli karar henüz yazılmadan temyiz hakkını korumak için verilen dilekçelerdir.
-
Yanlış merciye başvuru: Temyiz başvurusu Yargıtay’a değil, kararı veren mahkemeye yapılmalıdır.
-
Birden fazla taraf: Kararın bir tarafa erken, diğerine geç tebliğ edilmesi halinde süreler farklı başlar.
8. Yargıtay İçtihatları Işığında Temyiz Süresi
-
Yargıtay, “hatalı kanun yolu bildirimi” hallerinde taraf lehine esnek yorum yapmaktadır.
-
Temyiz dilekçesinin postaya verildiği tarih esas alınır.
-
Eski hâle getirme taleplerinde, sürenin geçirilmesinde tarafın kusursuzluğu aranır.
9. Stratejik Öneriler
-
Her zaman süre tutum dilekçesi verilmelidir. Böylece hak kaybı engellenir.
-
E-tebligat tarihleri dikkatle takip edilmelidir.
-
Hatalı bildirim varsa mutlaka dilekçede belirtilmelidir.
-
Eski hâle getirme başvurusu için gerekli belgeler (sağlık raporu, afet belgesi vb.) toplanmalıdır.
10. Sonuç
Temyiz süresi, ceza davalarında 15 gün, hukuk davalarında 2 hafta olarak düzenlenmiştir. Ancak sürenin başlangıcı, tefhim ve tebliğ şartlarına göre değişir. Yanlış bildirim, mücbir sebep veya elektronik tebligat gibi hususlar uygulamada süreyi etkileyebilir.
Sonuç olarak, temyiz hakkının etkin kullanılabilmesi için tarafların süreyi titizlikle takip etmesi, dilekçelerini süresinde sunması ve olası hak kayıplarına karşı tedbir alması gerekir.