Single Blog Title

This is a single blog caption

Bono ve Poliçede Yetkisiz Temsil ile Sahte İmza İddialarında Nasıl Yol İzlenir?

1. Giriş

Kambiyo senetleri olan bono ve poliçe, ticari hayatta en çok kullanılan ödeme araçlarıdır. Ancak uygulamada sıkça karşılaşılan sorunlardan biri, senet üzerindeki imzanın gerçekten borçluya ait olup olmadığı veya imzanın temsil yetkisine sahip olmayan biri tarafından atılıp atılmadığıdır. Bu tür durumlar “yetkisiz temsil” ve “sahte imza” iddialarını gündeme getirir.

Bu makalede, bono ve poliçelerde yetkisiz temsil ile sahte imza iddialarında izlenecek hukuki yollar, bu iddiaların borçlu ve alacaklı açısından sonuçları, ispat yöntemleri ve kurgusal olay üzerinden değerlendirmeler yapılacaktır.


2. Yetkisiz Temsil Kavramı

2.1. Tanım

Yetkisiz temsil, bir kişinin temsil yetkisi olmadığı halde başkası adına imza atmasıdır. Örneğin, bir şirket çalışanının, şirketi temsile yetkili olmamasına rağmen şirket kaşesiyle bono imzalaması bu duruma örnektir.

2.2. Hukuki Sonuçları

  • Yetkisiz temsil durumunda, temsil olunan (örneğin şirket) borç altına girmez.

  • İmzayı atan kişi, doğrudan sorumlu olur.

  • Türk Ticaret Kanunu’nda kambiyo senetlerinde imza atan herkesin şahsi sorumluluğu bulunduğundan, yetkisiz temsilci kendi adına borçlanmış olur.


3. Sahte İmza Kavramı

3.1. Tanım

Sahte imza, kişinin rızası ve bilgisi dışında adının taklit edilerek senede geçirilmesidir. Bu durumda borçlu, senetteki imzayı kabul etmez ve imza inkârı yoluna başvurur.

3.2. Hukuki Sonuçları

  • İmza inkârı ileri sürülürse mahkeme veya icra dairesi, imzanın borçluya ait olup olmadığını inceletir.

  • Sahte imza varsa kişi kambiyo senedinden sorumlu tutulamaz.

  • Ancak imzanın borçluya ait olduğu tespit edilirse senet geçerli olur.


4. Bono ve Poliçede İtiraz Yolları

4.1. İmza İnkârı

Borçlu, ödeme emrine itiraz ederken “imza bana ait değildir” diyebilir. Bu durumda alacaklı, imzanın borçluya ait olduğunu ispatlamak zorundadır.

4.2. Yetkisiz Temsil İddiası

Şirket adına atılan imzanın yetkisiz temsilciye ait olduğu iddiası ileri sürülebilir. Bu durumda sorumluluk şirkete değil, imzayı atana yönelir.

4.3. Deliller

  • İmza incelemesi (grafoloji, bilirkişi raporu),

  • Ticaret sicil kayıtları, imza sirküleri,

  • Tanık beyanları,

  • Senedin düzenlenme koşulları.


5. Kurgusal Olay

Olay:
“Tüketici A”, eline geçen bir ödeme emrinde “Şirket B” adına düzenlenmiş 200.000 TL bedelli bono ile karşılaşmıştır. Senetteki imza, Şirket B’nin eski çalışanı tarafından atılmıştır. Çalışanın şirketi temsile yetkisi yoktur. Ayrıca Tüketici A, kendi adına düzenlenmiş başka bir poliçede imzasının sahte olduğunu ileri sürmüştür.

Hukuki Değerlendirme:

  • Şirket B, yetkisiz temsil nedeniyle bono borçlusu sayılamaz. Sorumluluk imzayı atan eski çalışana aittir.

  • Tüketici A’nın poliçedeki imzası sahteyse, icra takibine imza inkârıyla itiraz edebilir. Mahkeme bilirkişi incelemesi yapar.

  • Sonuç olarak hem yetkisiz temsil hem de sahte imza iddialarında borçlu, doğru hukuki yol ve delillerle kendisini koruyabilir.


6. Uygulamada Karşılaşılan Sorunlar

  1. Yetkisiz temsil ile sahte imza karıştırılmaktadır. Oysa biri “yetkisiz ama gerçek imza”, diğeri “tamamen sahte imza”dır.

  2. Alacaklıların iyi niyetli olup olmaması önemlidir. Kimi zaman alacaklı da imzanın sahte olduğunu bilmesine rağmen takibe geçer.

  3. Bilirkişi raporlarının gecikmesi davaların uzamasına neden olur.

  4. Şirketlerde imza sirkülerinin güncellenmemesi yetkisiz temsil sorunlarını artırır.


7. Çözüm Önerileri

  • Borçlular için: Ödeme emrine süresinde itiraz edilmeli, imza inkârı açıkça belirtilmelidir.

  • Şirketler için: Temsil yetkisi sadece ticaret siciline kayıtlı kişilerde olmalı, imza sirküleri düzenli güncellenmelidir.

  • Alacaklılar için: Senedi almadan önce imza ve temsil yetkisi kontrol edilmelidir.

  • Devlet için: İcra dairelerinde hızlı grafoloji incelemesi için uzman havuzları oluşturulmalıdır.


8. Sonuç

Bono ve poliçelerde yetkisiz temsil ve sahte imza iddiaları, hem alacaklı hem borçlu için ciddi sonuçlar doğurur.

  • Yetkisiz temsil halinde sorumluluk imzayı atan kişiye aittir.

  • Sahte imza halinde borçlu sorumluluktan kurtulur.

  • Bu iddiaların doğru ve zamanında ileri sürülmesi, hak kaybını önler.

Dolayısıyla hem bireyler hem şirketler, senet düzenlerken imza yetkilerini titizlikle kontrol etmeli, ödeme emri geldiğinde de itiraz sürelerini kaçırmadan hareket etmelidir.

Hukuk Fakültesi Öğrencisi Gamze Akbulut

Leave a Reply

Open chat
Avukata İhtiyacım var
Merhaba
Hukuki Sorunuz nedir ?
Call Now Button