Gemi Sicil Müdürlüklerinin Görev ve Yetkileri
Deniz Ticareti Hukukunda Tescile Yetkili Sicil Müdürlüğü ve Tescil Usulü
Giriş
Deniz ticareti, ulusal ve uluslararası ölçekte düzenlenen en önemli ekonomik faaliyetlerden biridir. Ticaretin güvenli ve şeffaf bir biçimde yürütülebilmesi için gemilerin hukuki statülerinin netleştirilmesi gerekir. Bu çerçevede gemi sicili büyük önem taşır. Gemi sicili, bir geminin kimliğini, malikini, üzerinde kurulu hakları ve bayrak devleti bağını ortaya koyar.
Geminin sicile kaydedilmesi, yalnızca teknik bir işlem değil; aynı zamanda hukuki güvenlik sağlayan, üçüncü kişilerin haklarını koruyan kurucu bir işlemdir. Ancak bu tescilin hangi sicil müdürlüğünde yapılacağı ve hangi usullere tabi olacağı Türk Ticaret Kanunu (TTK) ve Gemi Sicil Tüzüğü ile ayrıntılı biçimde düzenlenmiştir.
Tescile Yetkili Sicil Müdürlüğü
1. Genel Esas
TTK m. 952 hükmü uyarınca, her gemi, bulunduğu yer liman başkanlığı nezdinde tutulan gemi siciline tescil edilir. Dolayısıyla sicil müdürlükleri, liman başkanlıkları bünyesinde faaliyet gösterir.
2. Yetkili Sicil Müdürlüğünün Belirlenmesi
Bir geminin hangi sicil müdürlüğüne kaydedileceği şu kriterlere göre belirlenir:
- Bağlama Limanı: Geminin bağlama limanı, tescile yetkili sicil müdürlüğünü belirler.
- İnşa Halindeki Gemiler: İnşa edilen gemiler için, geminin yapıldığı yer limanı esas alınır.
- Küçük Tekneler: 18 groston altındaki tekneler, küçük tekne siciline kaydedilir ve bu sicil de ilgili liman başkanlığında tutulur.
3. Uygulamada Örnek
- İstanbul’da inşa edilen bir yük gemisinin tescili, İstanbul Liman Başkanlığı Sicil Müdürlüğü tarafından yapılır.
- Trabzon’da bağlama limanı bulunan bir balıkçı gemisi ise Trabzon Liman Siciline kaydedilir.
Tescil Usulü
1. Başvuru
Tescil için başvuru, geminin maliki veya donatanı tarafından yapılır. Tescil istemi, yazılı dilekçe ile ilgili liman başkanlığına sunulur.
2. Gerekli Belgeler
Gemi siciline kayıt için istenen belgeler şunlardır:
- Tescil beyannamesi
- Geminin inşa belgesi veya satış senedi
- Tonilato belgesi (geminin ölçülerini ve kapasitesini gösterir)
- Malik veya donatanın kimlik/ticaret sicili belgeleri
- Gemiye ait teknik belgeler (motor gücü, boy, tonaj vb.)
- Harç ve ücretlerin ödendiğine dair makbuz
3. Sicile Kayıt
Başvuru ve belgeler incelendikten sonra, sicil müdürlüğü gemiyi sicile kaydeder. Bu kayıtla birlikte:
- Geminin adı, bağlama limanı, çağrı işareti, IMO numarası, maliki ve teknik özellikleri sicile yazılır.
- İpotek, haciz, intifa gibi ayni haklar şerh edilebilir.
- Gemi, hukuken Türk bayrağı çekme hakkını kazanır.
4. İlan
Tescil işlemi, aleniyet ilkesine uygun olarak ilan edilir. Böylece üçüncü kişiler geminin hukuki durumundan haberdar olur.
Tescil İşleminin Hukuki Sonuçları
1. Kurucu Etki
Türk hukukunda gemi mülkiyetinin devri, ancak sicile tescil ile tamamlanır. Sicile işlenmeyen satış, üçüncü kişilere karşı ileri sürülemez.
2. Sicile Güven İlkesi
Sicilde malik görünen kişi, üçüncü kişiler bakımından malik kabul edilir. Sicilden bilgi alan kişi iyi niyetli sayılır.
3. Ayni Hakların Tesisinde Geçerlilik
İpotek, rehin, intifa gibi ayni haklar ancak sicile kayıtla hüküm doğurur.
4. Bayrak Devleti Bağı
Milli gemi siciline kayıtlı gemiler, Türk bayrağı çekme hakkına sahiptir. Bu, geminin uluslararası hukukta Türkiye Cumhuriyeti uyruğunu taşımasını sağlar.
Sicil Müdürlüklerinin Yetkisinin Sınırları
- Sicil müdürlüğü, yalnızca kendi yetki alanındaki gemilerin kaydını yapabilir.
- Geminin bağlama limanı değişirse, sicil kaydı da ilgili yeni liman başkanlığına aktarılır.
- Yetkisiz sicil müdürlüğünde yapılan kayıtlar, üçüncü kişiler açısından hüküm doğurmaz.
Yargıtay İçtihatlarında Tescile Yetkili Sicil Müdürlükleri
Yargıtay, gemi siciline ilişkin birçok karar vermiştir:
- Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, bağlama limanı dışında yapılan tescilin geçersiz olacağını, sicil kaydının mutlaka yetkili sicil müdürlüğünde yapılması gerektiğini vurgulamıştır.
- Başka bir kararında, gemi üzerinde kurulan ipoteğin sicile işlenmemesi halinde alacaklının üçüncü kişilere karşı korunamayacağı belirtilmiştir.
- Hukuk Genel Kurulu, sicil müdürlüğünün görev ve yetkilerinin kamu düzenine ilişkin olduğunu ifade etmiştir.
Uluslararası Hukukta Tescil Usulü
Uluslararası deniz hukukunda, her devletin kendi sicil sistemini oluşturma hakkı vardır.
- UNCLOS (1982 BM Deniz Hukuku Sözleşmesi) m. 91, her devletin gemilerini sicile kaydetmesini zorunlu kılar.
- Sicil kaydı, gemiye bayrak devleti bağını kazandırır.
- Uluslararası denetimlerde, geminin sicil kaydının hangi devlet tarafından tutulduğu incelenir.
Türkiye’de yetkili sicil müdürlüklerinin liman başkanlıkları bünyesinde faaliyet göstermesi, bu uluslararası yükümlülüğün bir yansımasıdır.
Doktrindeki Görüşler
Öğretide, tescile yetkili sicil müdürlüklerinin belirlenmesi ve usulüne ilişkin farklı görüşler vardır:
- Bir görüş, sicil müdürlüklerinin görev ve yetkilerinin kamu düzenine ilişkin olduğunu, bu nedenle tarafların iradesiyle değiştirilemeyeceğini savunur.
- Diğer görüş ise, özellikle küçük tekneler için sicil kaydının daha esnek düzenlenmesi gerektiğini ileri sürer.
Türk hukukundaki uygulama, ilk görüş doğrultusundadır. Sicil müdürlüklerinin yetkisi kesin ve sınırlıdır.
Ekonomik ve Ticari Önemi
- Finansman: Bankalar, gemi ipoteği verirken sicil kayıtlarına güvenir.
- Sigorta: Deniz sigortalarında gemi sicil bilgileri poliçede yer almak zorundadır.
- Ticari Güven: Alıcılar ve kiracılar, geminin sicil kaydını inceleyerek hukuki güvence elde eder.
- Uluslararası Ticaret: Yabancı limanlarda, geminin sicil kaydı kimlik doğrulaması için kullanılır.
Sonuç
Deniz ticareti hukukunda tescile yetkili sicil müdürlüğü ve tescil usulü, gemilerin hukuki güvenliği için vazgeçilmezdir. Türk Ticaret Kanunu ve Gemi Sicil Tüzüğü, gemilerin hangi sicil müdürlüğünde tescil edileceğini ve tescil işlemlerinin nasıl yapılacağını ayrıntılı biçimde düzenlemiştir.
Tescil, yalnızca idari bir işlem değil; aynı zamanda kurucu etkiye sahip hukuki bir işlemdir. Yargıtay içtihatları da sicil müdürlüklerinin yetkisinin kamu düzenine ilişkin olduğunu vurgulamaktadır.
Sonuç olarak, tescile yetkili sicil müdürlüğü ve tescil usulü; gemi mülkiyetinin güvenliğini sağlayan, üçüncü kişileri koruyan ve uluslararası ticarette şeffaflığı temin eden en önemli araçlardan biridir.