Deniz Ticareti Hukukunda Taşıyanın Sorumluluğu: TTK ve Yargıtay Kararları
Deniz Ticareti Hukukunda Taşıyanın Sorumluluğu
Giriş
Deniz ticareti, uluslararası ticaretin omurgasını oluşturmaktadır. Dünya ticaret hacminin yaklaşık %80’i denizyolu taşımacılığı ile gerçekleşmektedir. Bu ölçekteki bir sektörün sağlıklı işleyebilmesi için tarafların hak ve yükümlülüklerinin açıkça belirlenmesi zorunludur. Taşıma sözleşmelerinde en kritik taraflardan biri taşıyandır.
Taşıyan, yükü bir limandan diğerine güvenle taşımakla yükümlü olan kişidir. Türk Ticaret Kanunu’nda (TTK) taşıyanın yükümlülükleri detaylı bir şekilde düzenlenmiş ve ihlal halinde sorumluluk esasları ortaya konulmuştur. Bu makalede taşıyanın sorumluluğu, kapsamı, istisnaları, sorumluluğun sınırlandırılması ve Yargıtay uygulamaları ışığında incelenecektir.
1. Taşıyan Kavramı
TTK m. 1138’e göre taşıyan, bir taşıma sözleşmesi uyarınca navlun karşılığında yükü deniz yoluyla taşımayı üstlenen kişidir. Taşıyan çoğunlukla armatör (donatan) olmakla birlikte, gemiyi işleten başka kişi de taşıyan sıfatıyla hareket edebilir.
Taşıyanın en temel borcu, yükü hasarsız, eksiksiz ve zamanında taşımaktır. Bu borcun ihlali halinde taşıyanın sorumluluğu doğmaktadır.
2. Taşıyanın Sorumluluğunun Hukuki Dayanağı
Taşıyanın sorumluluğu hem Türk Ticaret Kanunu’nda hem de Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelerde düzenlenmiştir.
- TTK m. 1178 ve devamı: Taşıyanın yükün zıyaı, hasarı ve gecikmeden sorumluluğunu düzenler.
- Lahey-Visby Kuralları ve Hamburg Kuralları: Uluslararası taşımalarda taşıyanın sorumluluk rejimine yön verir.
- Rotterdam Kuralları: Henüz yürürlüğe girmemiş olmakla birlikte modern taşımacılıkta yol gösterici niteliktedir.
Türk hukuku, özellikle Lahey-Visby ve Hamburg Kuralları’ndan etkilenmiş ve taşıyanın sorumluluğunu ayrıntılı düzenlemiştir.
3. Taşıyanın Sorumluluğunun Kapsamı
Taşıyanın sorumluluğu üç temel başlık altında toplanabilir:
3.1. Yükün Zıyaından (Tam Kaybı) Sorumluluk
Taşıyan, yükün kendisine teslim edilmesinden itibaren teslim edilinceye kadar geçen süreçte, yükün tamamen kaybolmasından sorumludur. Örneğin gemi sefer sırasında batarsa veya yük tamamen yok olursa, taşıyan sorumlu tutulur.
3.2. Yükün Hasarından (Kısmi Zarar) Sorumluluk
Taşıyan, yükün değerinde meydana gelen eksilmeden de sorumludur. Örneğin konteynerin içine su sızması nedeniyle malların zarar görmesi veya yükün nemlenerek bozulması halinde taşıyan sorumludur.
3.3. Gecikmeden Sorumluluk
Taşıyan, yükü kararlaştırılan sürede teslim etmekle yükümlüdür. Teslim süresinin haksız yere uzaması halinde doğan zararlar taşıyana yüklenir. Özellikle bozulabilir malların taşınmasında gecikme zararı büyük önem arz etmektedir.
4. Taşıyanın Sorumluluğunun Şartları
Taşıyanın sorumlu tutulabilmesi için şu şartların gerçekleşmesi gerekir:
- Yükün taşıyana teslim edilmiş olması.
- Zararın, yükün taşıyanın sorumluluğunda bulunduğu süre içinde meydana gelmiş olması.
- Yükün zıyaı, hasarı veya gecikmesi arasında illiyet bağı bulunması.
Bu şartlar mevcutsa, taşıyan sorumluluktan kurtulmak için istisnalara dayanabilir.
5. Taşıyanın Sorumluluktan Kurtuluş Halleri
TTK ve uluslararası kurallara göre taşıyan bazı durumlarda sorumluluktan kurtulabilir.
- Deniz kazaları ve mücbir sebep: Fırtına, deprem, savaş gibi olağanüstü olaylar.
- Yangın: Taşıyanın kusurundan kaynaklanmayan yangınlar.
- Navigasyon hatası: Kaptanın seyrüsefer hataları belirli ölçüde taşıyanın sorumluluğunu kaldırabilir.
- Yükletenin kusuru: Yükün yanlış paketlenmesi, tehlikeli yükün bildirilmemesi.
- Zaman aşımı: Alacaklılar belirli süre içinde dava açmazsa taşıyan sorumluluktan kurtulur.
Bu istisnalar, taşıyanı mutlak bir sorumluluk altında bırakmamak amacıyla getirilmiştir.
6. Taşıyanın Sorumluluğunun Sınırlandırılması
Taşıyanın sorumluluğu kanun koyucu tarafından belirli tutarlarla sınırlandırılmıştır.
- TTK m. 1186 ve LLMC 1976 Sözleşmesi’ne göre, taşıyan belirli tonaj ve yük miktarına göre sorumluluk limitlerinden yararlanabilir.
- Yükün birim başına veya kilo başına belirlenen tutar aşılmadıkça, taşıyan daha yüksek zararlardan sorumlu tutulamaz.
- Ancak taşıyanın kasten veya ağır kusurla zarara sebep olması halinde, sorumluluk sınırlaması uygulanmaz.
Bu düzenleme, taşıyanın ekonomik olarak iflas etmesini engelleyen bir denge unsurudur.
7. Fiilî Taşıyan ile Birlikte Sorumluluk
Deniz taşımalarında sıkça rastlanan bir durum, taşıyanın yükü başka bir gemiyle veya işletmeciyle taşıtmasıdır. Bu durumda ortaya çıkan fiilî taşıyan da sorumlu olur.
TTK m. 1181’e göre taşıyan ve fiilî taşıyan müteselsil sorumludur. Böylece yükleten, zararı doğrudan fiilî taşıyandan da talep edebilir.
8. Yargıtay Kararları Işığında Taşıyanın Sorumluluğu
Yargıtay, taşıyanın sorumluluğu konusunda birçok ilke kararı vermiştir:
- 11. Hukuk Dairesi kararlarında, taşıyanın yükün kaybolmasından sorumlu olduğu ve kurtuluş sebeplerini ispat yükünün taşıyana ait olduğu vurgulanmaktadır.
- Zıya ve hasar hallerinde, taşıyanın sorumluluk sınırlamalarına dayanabilmesi için, kusurunun kasıt veya ağır ihmal düzeyinde olmaması gerektiği belirtilmiştir.
- Gecikme nedeniyle zarar davalarında, taşıyanın sözleşmede kararlaştırılan süreye riayet etme yükümlülüğü öne çıkarılmıştır.
Bu kararlar, uygulamada taşıyanın yükümlülüklerini sıkı şekilde yerine getirmesi gerektiğini göstermektedir.
9. Uygulamada Karşılaşılan Sorunlar
Taşıyanın sorumluluğu konusunda uygulamada çeşitli ihtilaflar doğmaktadır:
- Sigorta sorunları: Yük sigortası ile taşıyanın P&I sigortası arasındaki sorumluluk paylaşımı.
- İspat külfeti: Zararın hangi aşamada meydana geldiğinin tespiti güç olabilmektedir.
- Uluslararası uyuşmazlıklar: Farklı ülke hukuklarının taşıyan sorumluluğu konusunda farklı düzenlemelere sahip olması.
- Sözleşme şartları: Navlun sözleşmelerinde taşıyan lehine düzenlenen hükümler ile zorunlu kanuni hükümler arasındaki çatışma.
10. Sonuç
Deniz ticareti hukukunda taşıyanın sorumluluğu, yükün zıyaı, hasarı ve gecikmesi hallerinde gündeme gelir. Taşıyan, yükün kendisine tesliminden teslim edilinceye kadar geçen süreçte zararlardan sorumlu tutulur. Ancak mücbir sebep, navigasyon hatası veya yükletenin kusuru gibi istisnalar taşıyanı sorumluluktan kurtarabilir.
Taşıyanın sorumluluğu mutlak değildir, kanun koyucu sorumluluk sınırlandırmalarıyla taşıyanı korumuştur. Bununla birlikte, kasıt ve ağır kusur halinde bu korumadan yararlanılamaz.
Yargıtay kararları da taşıyanın sorumluluğunu sıkı bir şekilde yorumlamakta, yükün güvenli taşınmasını ticaretin güvenliği açısından temel kabul etmektedir.
Sonuç olarak, taşıyanın sorumluluğu hem yükletenin menfaatini koruyan hem de taşıyanı ekonomik olarak dengeleyen bir mekanizma niteliğindedir. Bu nedenle taşıma sözleşmeleri hazırlanırken ve uyuşmazlık halinde hukuki çözüm aranırken taşıyanın sorumluluğu titizlikle değerlendirilmelidir.