Paylaşmalı Mal Ayrılığı Sözleşmesi Nedir?
Paylaşmalı Mal Ayrılığı Sözleşmesi – Hukuki Çerçeve
Türk Medeni Kanunu m. 242:
Eşler, kanunda yazılı sınırlar içinde kalmak şartıyla, mal ayrılığı esasına dayalı bir rejim kabul ederek, belirli malları tasfiye anında paylaşmaya tabi kılabilirler.
Bu hüküm gereğince:
-
Eşlerin malları kural olarak kendilerine ait kabul edilir.
-
Ancak tarafların sözleşmede belirledikleri bazı mallar (ortak kullanılan ev, araba, aile birikimleri vb.) tasfiye anında eşit paylaşılır.
-
Böylece klasik “mal ayrılığı” rejiminin katılığı yumuşatılır.
🔹 Yargıtay Kararları
📌 Yargıtay 8. HD, 2016/11082 E., 2019/5427 K.
“Paylaşmalı mal ayrılığı rejimi, eşlerin malvarlığı üzerinde bağımsız tasarruf yetkisini korur. Ancak ortak yarara özgülenen mallar tasfiye sonunda eşit paylaşılır.”
📌 Yargıtay 2. HD, 2009/15734 E., 2010/4360 K.
“Eşler, mal rejimi sözleşmesiyle hangi malların paylaşmaya tabi olacağını belirleyebilirler. Sözleşmede açık hüküm yoksa, TMK m. 242 gereği aileye özgülenen mallar paylaşım kapsamında değerlendirilir.”
📌 Yargıtay 1. HD, 2013/15062 E., 2015/7653 K.
“Paylaşmalı mal ayrılığı sözleşmesi, resmi şekle tabidir. Noterde düzenleme şeklinde yapılmayan sözleşmeler geçersizdir.”
🔹 Uygulamada Dikkat Edilecek Hususlar
-
Şekil Şartı:
Mal rejimi sözleşmeleri mutlaka noterde düzenleme şeklinde resmi senet olarak yapılmalıdır (TMK m. 205). -
Paylaşmaya Dahil Malların Açıklığı:
“Aile konutu, ev eşyası, aile birikimleri” gibi genel ifadeler yerine somut örneklerle netleştirilmesi faydalı olur. -
Faiz ve Denkleştirme:
Tasfiye sonrası bedel ödemeleri için faiz oranının net yazılması gerekir. -
Miras ve Sağ Kalan Eşin Hakkı:
TMK m. 652 uyarınca sağ kalan eş, aile konutu ve ev eşyası üzerinde öncelikli hak talep edebilir. Sözleşmeye bu hususun ayrıca yazılması, ileride uyuşmazlıkları önler.
HUKUK FAKÜLTESİ ÖĞRENCİSİ YAĞMUR YORULMAZ