Single Blog Title

This is a single blog caption

Define Dolandırıcılığı ve Türk Ceza Hukuku’ndaki Yeri

Giriş

Define bulma hikâyeleri, tarih boyunca insanları cezbetmiş; hazine ve gömü efsaneleri ise toplumların kültürel hafızasında yer edinmiştir. Ancak bu ilgi, kimi kişiler tarafından dolandırıcılık amacıyla kötüye kullanılmaktadır. Türk Ceza Hukuku’nda “define dolandırıcılığı” olarak bilinen bu fiiller, çoğunlukla mağdurların maddi kayba uğramasıyla sonuçlanır.
Bu yazıda, TCK hükümleri, Yargıtay kararları ve uygulamadaki örnekler ışığında define dolandırıcılığının hukuki boyutunu inceleyeceğiz.


1. Suçun Tanımı

Define dolandırıcılığı, gerçek olmayan bir define veya tarihi eser bulunduğu iddiasıyla kişilerin aldatılması ve bu yolla haksız menfaat sağlanmasıdır.
Fail, mağduru gerçeğe aykırı beyanlarla kandırarak para veya değerli eşya elde eder. Gerçekte ortada define yoktur veya bulunması imkânsızdır.


2. Hukuki Dayanak

Türk Ceza Kanunu’nda ilgili düzenlemeler:

  • TCK m.157 – Basit Dolandırıcılık: “Hileli davranışlarla bir kimseyi aldatıp, onun veya başkasının zararına olarak, kendisine veya başkasına yarar sağlayan kişi…”

    • Ceza: 1–5 yıl hapis ve adli para cezası.

  • TCK m.158/1-f – Nitelikli Dolandırıcılık: “Dini inanç ve duyguların istismarı suretiyle” işlenirse

    • Ceza: 3–10 yıl hapis ve adli para cezası.

  • Ayrıca 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu da izinsiz kazı ve tarihi eser kaçakçılığı bakımından ek yaptırımlar öngörmektedir.


3. Suçun Unsurları

  1. Hileli Davranış: Sahte define haritası, sahte kazı izni veya yalan beyanlarla mağdurun ikna edilmesi.

  2. Mağdurun Aldatılması: Mağdurun kandırılması sonucu rıza göstermesi.

  3. Zarar ve Yarar: Mağdurun maddi kaybı ile failin haksız menfaat sağlaması.

  4. Kast: Failin baştan itibaren dolandırma kastına sahip olması.


4. Uygulamadaki Yöntemler

  • Sahte Define Haritaları: Uydurma belgelerle mağdurun yatırım yapmaya ikna edilmesi.

  • Kazı Masrafı Bahanesi: “İzin alınacak, kazı yapılacak” iddiasıyla para toplanması.

  • Sahte Resmî Belgeler: Müze müdürlükleri veya valilik yazıları gibi sahte evrak düzenlenmesi.

  • Tarihi Eser Satış Vaadi: Sözde bulunan eserin yüksek fiyata satılacağı iddiasıyla para istenmesi.


5. Yargıtay’ın Yaklaşımı

Yargıtay, define dolandırıcılığına ilişkin kararlarında şu hususları öne çıkarır:

  • Ortada gerçek bir define olma ihtimali yoksa ve baştan itibaren aldatma kastı varsa dolandırıcılık suçu oluşur.

  • Sadece “kendi de mağdur olmuştur” iddiası, kastı ortadan kaldırmaz.

  • Suç, çoğu durumda nitelikli dolandırıcılık kapsamında değerlendirilir.

Örnek Karar:
Yargıtay 15. Ceza Dairesi, 2021/4822 E., 2021/9370 K. sayılı kararında, sanığın sahte define haritası ile mağdurları aldattığı ve para aldığı olayda, dini duyguların istismarı unsuru da bulunduğu gerekçesiyle TCK m.158/1-f uygulanmıştır.


6. Cezai Sonuçlar

  • Basit Dolandırıcılık: 1–5 yıl hapis ve adli para cezası.

  • Nitelikli Dolandırıcılık: 3–10 yıl hapis ve adli para cezası.

  • Örgütlü Suç: TCK m.220 hükümleri gereği cezalar artırılır.

  • Kültür ve Tabiat Varlıkları Kanunu’na Aykırılık: Ek para cezaları ve hapis cezaları gündeme gelir.


7. Önleyici Hukuki Tedbirler

  • Resmî izin belgeleri ve yetki yazıları mutlaka ilgili valilik, müze müdürlüğü veya Kültür ve Turizm Bakanlığı kanalıyla teyit edilmelidir.

  • Define avı iddialarında ön ödeme veya masraf talebi varsa, bu durum şüpheyle karşılanmalıdır.

  • Şüpheli durumlarda Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusu yapılmalıdır.


Sonuç

Define dolandırıcılığı, halkın merak ve kolay kazanç arzusunu istismar eden ağır bir suçtur. Türk Ceza Hukuku, bu suçu hem dolandırıcılık hem de kültür varlıklarını koruma hükümleri ile sert şekilde cezalandırmaktadır.
Vatandaşların bu tür vaatlere karşı bilinçli olması, yalnızca bireysel çıkarlarını değil, aynı zamanda kültürel mirasın korunmasını da sağlar.

Leave a Reply

Open chat
Avukata İhtiyacım var
Merhaba
Hukuki Sorunuz nedir ?
Call Now Button