Single Blog Title

This is a single blog caption

Gemi Sözleşmesinden Doğan Sorumluluk

sözleşmeler

Gemi Sözleşmesinden Doğan Sorumluluk: Hukuki Çerçeve ve Uygulamadaki Önemi

Deniz ticareti, yüksek maliyetli yatırımlar, teknik karmaşıklık ve uluslararası hukuki düzenlemelerin bir arada işlediği bir sektördür. Bu sektörün en temel hukuki araçlarından biri gemi sözleşmeleridir.
Gemi sözleşmelerinden doğan sorumluluk, yalnızca sözleşmenin taraflarını değil, üçüncü kişileri ve denizcilik sektörünün genel güvenliğini de ilgilendirir.


1. Gemi Sözleşmesi Nedir?

Gemi sözleşmesi, geminin inşası, kiralanması, taşımacılıkta kullanılması veya işletilmesine ilişkin olarak gemi maliki, donatan, kiracı veya diğer taraflar arasında yapılan hukuki anlaşmadır.

En yaygın gemi sözleşmesi türleri şunlardır:

  • Navlun sözleşmesi (TTK m.1138 vd.) – Yük taşınması amacıyla yapılır.

  • Zaman çarteri (Time Charter) – Gemi belirli bir süre için kiralanır.

  • Sefer çarteri (Voyage Charter) – Gemi belirli bir sefer için kiralanır.

  • Bareboat/Demise Charter – Gemi mürettebatsız olarak kiralanır; donatma yükümlülüğü kiracıya geçer.

  • Gemi inşa sözleşmesi – Tersane ile yapılan yeni gemi yapım anlaşmaları.

  • Gemi bakım ve onarım sözleşmeleri – Tersane veya bakım tesisleri ile yapılan anlaşmalar.


2. Sözleşmeden Doğan Sorumluluğun Hukuki Dayanakları

2.1. Türk Hukuku

  • Türk Ticaret Kanunu (TTK) – Deniz ticaretine özgü düzenlemeler.

  • Türk Borçlar Kanunu (TBK) – Genel sözleşme hukuku hükümleri.

  • Özel Kanunlar ve Uluslararası Sözleşmeler – SOLAS, MARPOL, Lahey-Visby Kuralları vb.

2.2. Uluslararası Hukuk

  • Milletlerarası navlun sözleşmeleri, Hague Rules / Hague-Visby Rules, Hamburg Rules gibi düzenlemeler.

  • Liman devleti ve bayrak devleti mevzuatı.


3. Gemi Sözleşmesinden Doğan Sorumluluk Türleri

3.1. Sözleşmesel Sorumluluk

Tarafların sözleşmede yer alan yükümlülüklerini ihlal etmeleri halinde doğar.
Örneğin:

  • Donatanın gemiyi sefer öncesi denize elverişli hale getirmemesi (TTK m.1141).

  • Kiracının gemiyi sözleşmede belirlenen amaç dışında kullanması.

  • Taşıyanın yükü zamanında teslim etmemesi.

3.2. Kusura Dayalı Sorumluluk

Sözleşmede aksi kararlaştırılmamışsa taraflar, kusurları oranında sorumludur.
Örneğin:

  • Gemide yükün yanlış istiflenmesi sonucu hasar meydana gelmesi.

  • Mürettebatın ihmalinden kaynaklanan kaza.

3.3. Kusursuz (Objektif) Sorumluluk

TTK bazı hallerde kusur aramadan sorumluluk öngörür.
Örneğin:

  • Taşıyanın yükün zıya veya hasarından sorumluluğu (TTK m.1178).

  • Petrol ve diğer zararlı maddelerin denize sızmasından doğan sorumluluk (Çevre Kanunu ve MARPOL).

3.4. Üçüncü Kişilere Karşı Sorumluluk

Sözleşmenin tarafı olmayan üçüncü kişiler de zarar görebilir.
Örneğin:

  • Limanda manevra sırasında başka bir gemiye zarar verilmesi.

  • Tehlikeli yükün taşınması sırasında liman tesislerinde hasar meydana gelmesi.


4. Donatan ve Taşıyanın Özel Sorumluluğu

Donatanın Sorumluluğu (TTK m.1061 vd.)

  • Donatan, gemi adamlarının ve kaptanın fiil ve ihmallerinden sorumludur.

  • Geminin işletilmesinden doğan zararlardan donatan sıfatıyla sorumlu tutulur.

Taşıyanın Sorumluluğu (TTK m.1178 vd.)

  • Yükün teslim alındığı andan teslim edildiği ana kadar uğrayacağı zarardan sorumludur.

  • Ancak denizde tehlike, mücbir sebep veya yükün doğasından kaynaklanan hasar gibi bazı istisnalar söz konusu olabilir.


5. Sorumluluğun Sınırlandırılması

Deniz ticareti hukukunda, gemi sözleşmelerinden doğan sorumluluk her zaman sınırsız değildir.
Türk Ticaret Kanunu (TTK m.1328 vd.) ve Türkiye’nin taraf olduğu 1976 Londra Sözleşmesi (LLMC) ile 1996 Protokolü, belirli şartlar altında deniz alacakları bakımından sorumluluğun sınırlandırılmasına izin vermektedir.

Amaç; deniz taşımacılığı sektöründe faaliyet gösteren donatan, gemi işletmecisi, kiracı veya diğer sorumluların, tek bir olaydan doğacak tazminat yükümlülüklerini öngörülebilir ve yönetilebilir bir seviyede tutmaktır.


5.1. Sınırlandırma Hakkından Kimler Yararlanabilir?

  • Donatan

  • Kiracı (time charter, voyage charter, bareboat charter sözleşmelerinde)

  • Yük ilgilisi

  • Kaptan ve gemi adamları (TTK m.1061 kapsamında)

  • Gemi sigortacıları (bazı hallerde)


5.2. Hangi Alacaklar Sınırlandırılabilir?

TTK ve LLMC’ye göre, aşağıdaki tür deniz alacakları için sorumluluk sınırlandırması mümkündür:

  • Can kaybı veya yaralanma tazminatları (yolcu veya mürettebat)

  • Eşya, yük veya bagaj ziya ve hasar tazminatları

  • Çevre kirliliği zararları (bazı istisnalarla)

  • Liman, rıhtım, iskele, su yolu, seyrüsefer yardımcılarının zarar görmesi

  • Kurtarma veya yardım faaliyetlerinden doğan talepler

  • Gemi enkazının kaldırılması masrafları (bazı ülke uygulamalarında hariç tutulabilir)


5.3. Sorumluluk Limitlerinin Hesaplanması

  • Limitler, geminin tonajı (Gross Tonnage) esas alınarak hesaplanır.

  • LLMC’de, kişi başı veya olay başına SDR (Special Drawing Rights) bazında belirlenmiş formüller vardır.

  • Örneğin:

    • İlk 2.000 GT için belirli bir SDR

    • Sonraki tonaj dilimleri için kademeli SDR eklemeleri

Türkiye’de bu hesaplama, TTK m.1331 ve ilgili yönetmelikler çerçevesinde yapılır.


5.4. Sınırlandırma Hakkının Kaybı

Her ne kadar sınırlandırma hakkı geniş koruma sağlasa da bazı durumlarda tam sorumluluk söz konusu olur:

  • Kasıt veya ağır kusur ile zarara sebep olunması (TTK m.1329).

  • Zararın bilerek ve isteyerek veya zararın doğmasına aldırış etmeksizin işlenmiş olması.

  • Sigorta poliçelerinde, bu gibi hallerde teminatın kalkacağı da düzenlenir.


5.5. Sınırlandırma Fonunun Kurulması

Sorumluluk sınırlandırılmak istendiğinde, mahkemede veya yetkili idari makamda sınırlı sorumluluk fonu oluşturulur:

  1. Fon, limit tutarında para veya teminat mektubu olarak yatırılır.

  2. Tüm alacaklılar bu fondan oransal olarak pay alır.

  3. Fon kurulduğunda, ilgili deniz alacakları için başka yollarla takip yapılamaz.


5.6. Pratik Önemi

  • Finansal Güvence: Özellikle büyük kazalarda tazminat yükümlülüklerinin iflas ettirici boyuta ulaşmasını engeller.

  • Sigorta İlişkisi: P&I kulüpleri, LLMC limitlerine göre poliçe düzenler.

  • Uluslararası Standart: Sınırlandırma hakkı, denizcilik sektöründe faaliyet gösteren tüm taraflar için uluslararası ölçekte öngörülebilirlik sağlar.


6. Sigorta ile İlişki

  • P&I Sigortası (Protection & Indemnity), gemi sözleşmesinden doğabilecek tazminat taleplerini teminat altına alır.

  • Sigorta şirketleri, sözleşmeye aykırılık veya ihmal sonucu doğan zararlarda ödemeyi poliçe şartlarına göre yapar.

  • Bazı riskler (örneğin kasti zarar) sigorta kapsamında değildir.


7. Örnek Olay

Bir zaman çarteri sözleşmesinde, geminin ana makinesi arızalanır ve sefer gecikir.

  • Arıza, donatanın bakım yükümlülüğünü yerine getirmemesi nedeniyle oluşmuşsa, donatan tazminat sorumluluğu altına girer.

  • Arıza, kiracının gemiyi aşırı yüklemesi veya sözleşmeye aykırı kullanımı nedeniyle oluşmuşsa, kiracı sorumlu olur.


8. Sonuç

Gemi sözleşmesinden doğan sorumluluk, deniz ticaretinde tarafların yükümlülüklerini eksiksiz ve özenle yerine getirmesini zorunlu kılar.
Hukuki anlamda bu sorumluluk; TTK, TBK, uluslararası denizcilik sözleşmeleri ve teamüller çerçevesinde değerlendirilir.
Gerek gemi sahibi gerek kiracı veya taşıyan taraf, hem sözleşmesel hem de üçüncü kişilere karşı doğabilecek riskleri doğru yönetmek için hukuki danışmanlık almalı ve sözleşme metinlerini dikkatle düzenlemelidir.

Gözdenur Turna

Leave a Reply

Open chat
Avukata İhtiyacım var
Merhaba
Hukuki Sorunuz nedir ?
Call Now Button