Şirketin Üçüncü Kişilere Karşı Açılmış veya Açılma Riski Taşıyan Tazminat Davaları Nelerdir?
GİRİŞ
Bir şirketin sadece aktif sözleşmeleri ve gelir kalemleri değil; aynı zamanda karşı karşıya kalabileceği potansiyel tazminat riskleri de yatırım kararlarını doğrudan etkiler. Özellikle üçüncü kişilere karşı açılmış ya da açılabilecek olan tazminat davaları; hem şirketin mali yapısını hem de itibarını zedeleme kapasitesine sahiptir.
Yatırımcılar için bu sorular önemlidir:
-
Şirketin geçmişte aleyhine açılmış tazminat davaları var mı?
-
Yeni bir olay nedeniyle yakın gelecekte dava riski doğabilir mi?
-
Mevcut sözleşmeler risk yaratıyor mu?
-
İş kazası veya tüketici şikâyetleri kayıt altına alınmış mı?
Bu makalede; şirketlerin üçüncü kişilere karşı muhatap olduğu tazminat davalarının türleri, bu risklerin tespiti, örnek olaylar ve yatırım kararlarına etkisi detaylı şekilde incelenmektedir.
1. TAZMİNAT RİSKİ DOĞURAN BAŞLICA KAYNAKLAR
1.1. İş Kazaları ve Meslek Hastalıkları
-
İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu kapsamında işverenin yükümlülüğü bulunmaktadır.
-
İş kazası yaşanmışsa, hem SGK rücu davası hem de maddi-manevi tazminat davası gündeme gelebilir.
-
İşverenin kastı ya da ağır ihmali varsa ceza sorumluluğu da doğabilir.
Örnek Olay: Bir metal işleme fabrikasında çalışanın gözüne talaş kaçması sonucu %40 oranında iş gücü kaybı oluşmuştur. SGK işverene 275.000 TL rücu etmiş, işçi ayrıca 350.000 TL maddi ve manevi tazminat talebiyle dava açmıştır.
1.2. Tüketici Davaları
-
Ürün veya hizmetin ayıplı olması durumunda tüketiciler Tüketici Hakem Heyeti veya Tüketici Mahkemesi nezdinde başvuru yapabilir.
-
Özellikle garanti kapsamı, cayma hakkı, iade süreci gibi alanlarda hatalı işlem yapan şirketler büyük dava riski taşır.
Örnek Olay: E-ticaret şirketi, teslim edilmeyen cep telefonu için para iadesi yapmadığı gerekçesiyle 4 ayrı tüketici davasına muhatap olmuştur. Mahkeme manevi tazminat da dâhil olmak üzere toplamda 72.000 TL tazminata hükmetmiştir.
1.3. Eser Sözleşmesine Dayalı Uyuşmazlıklar
-
İnşaat, yazılım, tasarım, altyapı projelerinde yer alan şirketler, eksik veya ayıplı ifa nedeniyle tazminat yükümlülüğüyle karşılaşabilir.
-
Eser sözleşmeleri uyarınca yüklenici, iş sahibinin uğradığı zarardan sorumlu tutulabilir.
Örnek Olay: Bir AVM’nin otopark sistemini kuran yazılım firması, sistemin kilitlenmesi nedeniyle araçların zarar görmesinden sorumlu tutulmuş; toplam 180.000 TL tutarında zarar tespiti yapılmıştır.
1.4. Haksız Fiil ve Kişilik Hakları İhlali
-
Şirketin çalışanı ya da temsilcisi üçüncü kişiye zarar verirse, şirket bu fiilden de sorumlu tutulabilir (TBK m.66).
-
Özellikle sosyal medya paylaşımları, reklam kampanyaları veya haksız rekabet içeren ticari davranışlar bu riski doğurur.
Örnek Olay: Rakip şirketin logosuna benzer bir simge kullanan dijital pazarlama firması hakkında açılan davada, 200.000 TL manevi tazminata hükmedilmiştir.
2. RİSK ANALİZİ NASIL YAPILIR?
2.1. Devam Eden ve Kapanmış Davalar
-
UYAP, KEP, e-Tebligat sistemleri üzerinden devam eden dava listesi kontrol edilmelidir.
-
Davaların niteliği (iş, tüketici, ticari, fikri hak, tazminat) yatırımcıya açıklanmalıdır.
-
Şirketin lehine sonuçlanan ama karşı dava riski taşıyan dosyalar da değerlendirmeye alınmalıdır.
2.2. Kurumsal Dosyalar ve İç Yazışmalar
-
Müşteri şikâyet formları, servis fişleri, iade kayıtları, noter ihtarnameleri gözden geçirilmelidir.
-
Özellikle “dava açılacağı” yönünde tehdit içeren e-postalar risk kriteridir.
2.3. Sigorta Poliçelerinin Kapsamı
-
Şirketin sahip olduğu “Mesleki Sorumluluk Sigortası” veya “İşyeri Mali Mesuliyet Sigortası” teminatı var mı?
-
Hangi tazminat kalemleri sigorta kapsamında?
-
Sigorta dışı kalan istisnalar açıkça belirtilmiş mi?
3. YATIRIMCILAR AÇISINDAN HUKUKİ DEĞERLENDİRME
-
Açılmış bir dava yatırımcının şirketten hisse almasını engellemez; ancak risk primi yükseltir.
-
Devam eden veya açılması muhtemel tazminat davaları şirketin değerlemesini düşürür.
-
Aksi ispat edilene kadar şirketin dava yükümlülüğü potansiyel borç gibi kabul edilir.
3.1. Hisse Alımı Sonrası Tazminat Riski
-
Hisse alımı sonrasında geçmiş döneme ait bir sorumluluk doğarsa, yatırımcı da bu zarardan etkilenebilir.
-
Bu nedenle SPA (Hisse Satış Sözleşmesi) içine “Tazminat Sınırlaması” ve “Tarihe Dayalı Muafiyet” gibi maddeler konulmalıdır.
4. UYGULAMAYA YÖNELİK ÖNERİLER
-
Yatırım öncesi due diligence sürecinde, sadece bilanço değil, hukuk biriminin dosya arşivi de incelenmelidir.
-
Risk doğuran sözleşmeler, hizmet kayıtları, dava tehdidi içeren e-postalar, tüketici iade tabloları raporlanmalıdır.
-
Şirket ile yatırımcı arasında imzalanacak SPA ve SHA belgelerine açık tazminat istisnaları yazılmalıdır.
SONUÇ
Tazminat davaları, bir şirketin geçmişindeki hatalardan kaynaklanabilir. Ancak esas tehlike, şirketin sözleşmesel, cezai ya da haksız fiil kaynaklı potansiyel risklerini tanımlayamamış olmasıdır. İş kazaları, tüketici şikâyetleri ve ayıplı eser teslimleri gibi konular, yatırımcı için doğrudan zarara dönüşebilir. Bu nedenle hukuki risk analizi yapılmadan yatırım kararı alınmamalıdır.
Hukuk Fakültesi Öğrencisi Gamze Akbulut