Single Blog Title

This is a single blog caption

Adaletin Doğruluğunu Zedeleyen Fiiller: Gerçeğe Aykırı Bilirkişilik ve Tercümanlık

Adaletin sağlıklı bir şekilde tecelli etmesi için yargılamada yer alan her aktörün doğru, tarafsız ve hukuka uygun davranması gerekir. Bilirkişiler, teknik bilgi ve uzmanlıklarıyla; tercümanlar ise dil bariyerini aşarak adaletin doğru anlaşılmasını sağlayarak yargı sürecinin güvenilirliğini destekler. Ancak bu kişilerin gerçeğe aykırı rapor, çeviri veya beyanda bulunması, yargının sağlıklı işleyişini bozar ve yanlış hükümlere neden olabilir. Bu sebeple Türk Ceza Kanunu (TCK) m. 276, gerçeğe aykırı bilirkişilik veya tercümanlık suçunu özel olarak düzenlemiş ve ağır cezai yaptırımlar öngörmüştür.

Bu makalede, TCK 276 kapsamında gerçeğe aykırı bilirkişilik veya tercümanlık suçunun unsurları, cezaları, Yargıtay ve AİHM kararlarıyla desteklenen hukuki değerlendirmeler ve dijital çağda ortaya çıkan güncel sorunlar incelenecektir.


Hukuki Dayanak ve Suçun Tanımı

TCK m. 276 şu şekilde düzenlenmiştir:
Bilirkişi veya tercüman olarak görev yapan kimse, gerçeğe aykırı mütalaa verir veya çeviri yaparsa, üç yıldan yedi yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

Bu hükümle korunan temel hukuki değerler şunlardır:

  • Yargının adil, doğru ve tarafsız karar verme yeteneği,

  • Yargısal süreçte güvenilir bilgiye dayalı hüküm oluşturulması,

  • Kamuoyunun adalet sistemine güveninin korunması.


Suçun Unsurları

  1. Fail:

    • Suçun faili yalnızca bilirkişi veya tercüman sıfatına sahip kişiler olabilir. Bu kişilerin resmi olarak görevlendirilmiş olması gerekir.

  2. Fiil:

    • Bilirkişinin gerçeğe aykırı rapor hazırlaması veya değerlendirme yapması,

    • Tercümanın bilerek yanlış çeviri yapması veya beyanı çarpıtması.

  3. Manevi Unsur:

    • Suç doğrudan kastla işlenir. Fail, gerçeğe aykırı rapor ya da çeviri yaptığını bilerek hareket eder.

  4. Mağdur:

    • Adalet sistemidir. Çünkü bu suç, yargılamanın sonucunu doğrudan etkileme potansiyeline sahiptir.


Yargıtay Kararları Işığında Gerçeğe Aykırı Bilirkişilik Suçu

Yargıtay, bilirkişinin raporunda bilerek ve isteyerek gerçeğe aykırılık bulunması gerektiğini vurgular:

  • Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2018/3852 E., 2019/1279 K. kararında, bilirkişinin raporunda gerçeğe aykırı veri sunmasının suçu oluşturduğu ve kastın açıkça ispatlanması gerektiği belirtilmiştir.

  • Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2017/272 E., 2018/110 K. kararında, teknik hata ile kasten gerçeğe aykırı rapor arasındaki fark ayrıntılı olarak açıklanmıştır.

  • Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2019/2856 E., 2020/1423 K. kararında, bilirkişinin taraflardan menfaat temin ederek raporu değiştirmesinin suçun ağırlaştırıcı unsuru olduğu kabul edilmiştir.


AİHM Kararları Işığında Tercüman ve Bilirkişi Sorumluluğu

AİHM, adil yargılanma hakkı (AİHS m. 6) kapsamında bilirkişi ve tercümanların güvenilirliğine büyük önem verir:

  • Kamasinski v. Avusturya (1989) kararında, tercümanın tarafsızlığının ve doğruluğunun adil yargılanma hakkının temel unsuru olduğu belirtilmiştir.

  • Miranda v. Portekiz (2019) kararında, bilirkişilerin tarafsız rapor hazırlamamasının adil yargılanmayı ihlal ettiği vurgulanmıştır.

  • Luedicke, Belkacem and Koç v. Almanya (1978) kararında, tercüman hatalarının sanığın savunma hakkını doğrudan etkilediği ifade edilmiştir.


Dijital Çağda Yeni Sorunlar

  1. Dijital Belgeler ve Sahte Raporlar:

    • Bilirkişi raporlarının dijital ortamda hazırlanması, sahte belge üretimini kolaylaştırmakta, bu durum suistimallere yol açabilmektedir.

  2. Online Tercüme ve Dil Hataları:

    • Çeviri programlarının bilinçsiz kullanımı, kasıt olmasa dahi yargılama süreçlerinde hatalı tercümelere neden olabilmektedir.

  3. Uzaktan Bilirkişilik:

    • Online bilirkişilik uygulamaları, raporların doğruluğunu ve tarafsızlığını tartışmalı hale getirmektedir.


Cezalar ve Yaptırımlar

  • TCK m. 276’ya göre ceza:

    • Gerçeğe aykırı bilirkişilik veya tercümanlık yapan kişi 3 yıldan 7 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

  • Eğer bu fiil, yargının sonucunu doğrudan etkileyip haksız bir karar doğurmuşsa, ceza artırılabilir.

  • Kamu görevlisi olan bilirkişi veya tercümanlar hakkında ek disiplin yaptırımları uygulanır.


Günümüzdeki Sorunlar ve Tartışmalar

  1. Kasıt ile Hata Ayrımı:

    • Bilirkişinin veya tercümanın hatası ile kasıtlı olarak gerçeğe aykırı beyanda bulunması arasındaki fark her zaman kolay tespit edilememektedir.

  2. Bilirkişilik Sisteminin Bağımsızlığı:

    • Bilirkişi raporlarının güvenilirliğinin tartışılması, sistemin yeniden yapılandırılması gerekliliğini gündeme getirmektedir.

  3. Uluslararası Çeviriler:

    • Özellikle yabancı dilde belgelerin çevrilmesi sırasında yapılan bilinçli yanlış çeviriler, davaların seyrini değiştirebilmektedir.


Sonuç ve Değerlendirme

Gerçeğe aykırı bilirkişilik veya tercümanlık suçu, adaletin doğru tecelli etmesi açısından büyük bir öneme sahiptir. Yargıtay kararları, suçun oluşması için kastın varlığına ve gerçeğe aykırılığın açıkça ispat edilmesine vurgu yaparken; AİHM içtihatları, adil yargılanma hakkı çerçevesinde bilirkişi ve tercümanların güvenilirliğinin altını çizmektedir.

Dijitalleşme, sahte rapor üretimi ve çeviri hatalarını daha görünür hale getirmiştir. Bu nedenle hem bilirkişilik hem de tercümanlık sisteminde sıkı denetim mekanizmalarının oluşturulması ve dijital ortamda üretilen raporların doğruluğunun güvence altına alınması şarttır.

Leave a Reply

Open chat
Avukata İhtiyacım var
Merhaba
Hukuki Sorunuz nedir ?
Call Now Button