Yabancı Devlet Aleyhine Asker Toplama Suçu
Uluslararası hukuk, devletlerin egemenliğine ve toprak bütünlüğüne saygı gösterilmesini temel ilke olarak kabul eder. Bu bağlamda, bir ülkenin topraklarında veya sınırları dışında izinsiz şekilde yabancı bir devlet aleyhine asker toplamak, yalnızca ulusal hukuk bakımından değil, uluslararası ilişkiler açısından da ciddi sonuçlar doğurabilir. Türk Ceza Kanunu (TCK), yabancı devlet aleyhine asker toplama fiilini barışın, güvenliğin ve diplomatik ilişkilerin korunması için ağır bir suç olarak düzenlemiştir.
Bu makalede, TCK 304 kapsamında yabancı devlet aleyhine asker toplama suçunun unsurları, Yargıtay ve AİHM kararları ışığında uygulaması ve günümüzde ortaya çıkan yeni tartışmalar incelenecektir.
Hukuki Dayanak
TCK m. 304, yabancı devlet aleyhine asker toplama suçunu şu şekilde tanımlar:
“Türkiye’nin barışta bulunduğu bir devlete karşı asker toplayan veya toplama teşebbüsünde bulunan kimse, beş yıldan on beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Suçun savaş zamanında işlenmesi halinde ceza yarı oranında artırılır.”
Bu düzenleme ile korunan hukuki değerler:
-
Devletin tarafsızlık ilkesi ve uluslararası ilişkilerde güvenilirliği,
-
Türkiye’nin barış içinde bulunduğu devletlerle diplomatik ilişkilerinin korunması,
-
Uluslararası barış ve güvenliğin sürdürülmesi.
Suçun Unsurları
-
Fail:
-
Herkes bu suçun faili olabilir. Özellikle silahlı gruplar oluşturan veya bu amaçla organizasyon yapan kişiler suçun kapsamına girer.
-
-
Mağdur:
-
Mağdur, Türkiye’nin barışta bulunduğu yabancı devlettir.
-
-
Fiil:
-
Yabancı devlete karşı savaşmak amacıyla asker toplamak, milis gücü kurmak, bu doğrultuda askeri eğitim sağlamak veya örgütlenmek.
-
Suçun oluşması için asker toplama faaliyetinin fiilen başlatılmış olması gerekir; ancak hazırlık aşamasındaki ciddi eylemler de teşebbüs kapsamında değerlendirilir.
-
-
Manevi Unsur:
-
Suç kasten işlenir. Fail, topladığı askerlerin bir yabancı devlete karşı kullanılacağını bilerek hareket etmelidir.
-
Yargıtay Kararları Işığında Uygulama
Yargıtay, bu suçun oluşabilmesi için fiili asker toplama faaliyeti ve yabancı devlete yönelik kasıt unsurlarına dikkat eder:
-
Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/2372 E., 2020/1213 K. kararında, yabancı bir ülkedeki silahlı çatışmaya katılmak üzere Türkiye’den militan toplayan sanığın eylemi TCK m. 304 kapsamında değerlendirilmiş ve ağır hapis cezası verilmiştir.
-
Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2020/191 E., 2021/85 K. kararında, bir grup organize ederek yabancı devlet aleyhine savaşmak amacıyla askeri eğitim sağlanmasının suçun tamamlanması için yeterli olduğu vurgulanmıştır.
-
Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2018/2834 E., 2019/3347 K. kararında, sosyal medya üzerinden militan toplama çağrısı yapan kişiye verilen ceza onanmıştır.
AİHM Kararları ve Uluslararası Perspektif
AİHM, devletlerin ulusal güvenliği ve uluslararası ilişkilerini koruma hakkını kabul eder. Ancak bu tür davalarda AİHS m. 10 (ifade özgürlüğü) ve m. 11 (örgütlenme özgürlüğü) yönünden sınırlamaların demokratik toplum düzenine uygun olup olmadığını değerlendirir.
-
Refah Partisi v. Türkiye (2003) kararında, şiddet çağrısı ve silahlı eyleme yönlendiren faaliyetlerin ifade özgürlüğü kapsamında korunamayacağı vurgulanmıştır.
-
Zana v. Türkiye (1997) kararında, şiddeti öven açıklamaların demokratik bir toplumda meşru olarak kısıtlanabileceği kabul edilmiştir.
-
Kudrevičius ve Diğerleri v. Litvanya (2015) kararında, kamu düzenini tehdit eden örgütlenmelerin ifade ve örgütlenme özgürlüğü kapsamına girmediği belirtilmiştir.
Dijital Çağda Yabancı Devlet Aleyhine Asker Toplama
Teknolojinin gelişmesiyle birlikte bu suçun dijital yollarla işlenmesi de gündeme gelmiştir:
-
Sosyal Medya Platformları: Yabancı çatışma bölgeleri için gönüllü toplayan gruplar, sosyal medya üzerinden faaliyet göstermektedir.
-
Dijital Propaganda: Terör örgütleri, dijital kampanyalarla yabancı devletlere karşı asker toplanmasını teşvik edebilmektedir.
-
Kripto Para ile Finansman: Asker toplama faaliyetlerinin finansmanı için kripto paraların kullanılması, bu suçun tespitini güçleştirmektedir.
Günümüzdeki Sorunlar ve Tartışmalar
-
İfade ve Örgütlenme Özgürlüğü Çatışması:
-
Asker toplama faaliyeti ile barışçıl protesto veya gönüllü yardım çağrılarının sınırlarının net belirlenmesi gerekir.
-
-
Uluslararası Terörizm ve Yabancı Savaşçılar:
-
Türkiye’den yabancı savaş bölgelerine insan toplayan yapılar, hem ulusal hem de uluslararası hukuk açısından büyük risk oluşturmaktadır.
-
-
Dijital Delillerin Değerlendirilmesi:
-
Sosyal medya üzerinden yapılan çağrıların suç delili olarak kullanılması, uygulamada sıkça tartışılmaktadır.
-
Cezalar ve Yaptırımlar
-
TCK m. 304’e göre ceza: Yabancı devlet aleyhine asker toplayan kişi 5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
-
Suçun savaş zamanı işlenmesi veya terör örgütleriyle bağlantılı olması halinde ceza artırılır.
-
Organize suç kapsamında değerlendirilen eylemlerde, örgüt kurma ve yönetme suçlarıyla birlikte zincirleme cezalandırma söz konusu olabilir.
Sonuç ve Değerlendirme
Yabancı devlet aleyhine asker toplama suçu, hem ulusal güvenliği hem de uluslararası barışı koruma amacı taşır. Yargıtay kararları, bu suçun özellikle sosyal medya çağında daha sık gündeme geldiğini ve dijital örgütlenmelerin sıkı şekilde denetlendiğini göstermektedir. AİHM ise, bu tür eylemlerin demokratik toplum düzeninde ifade özgürlüğü kapsamına girmediğini, aksine şiddet ve silahlı çatışmayı teşvik ettiği için meşru olarak cezalandırılabileceğini vurgular.
Günümüzde, dijital propagandanın ve uluslararası silahlı çatışmalara insan kaynağı sağlama girişimlerinin artması, bu suçun önlenmesini daha da zorlaştırmıştır. Dolayısıyla hem hukuki düzenlemelerin güncellenmesi hem de dijital platformların etkin şekilde denetlenmesi gerekmektedir.