Single Blog Title

This is a single blog caption

Seferberlikle İlgili Görevin İhmali Suçu

Seferberlik, devletin güvenliğinin tehdit altında olduğu dönemlerde vatandaşların ve kamu görevlilerinin üzerine düşen yükümlülüklerin en üst seviyeye çıktığı bir durumdur. Bu süreçte görevini ihmal eden kişilerin eylemleri, yalnızca bireysel sorumsuzluk olarak değil, ulusal güvenliğe zarar veren bir fiil olarak değerlendirilir. Türk Ceza Kanunu (TCK), seferberlikte görevini ihmal eden kamu görevlileri ve vatandaşlar için özel cezai yaptırımlar öngörmektedir.

Bu makalede, seferberlikle ilgili görevin ihmali suçunun hukuki dayanağı, Yargıtay ve AİHM içtihatları çerçevesinde değerlendirilmesi ve günümüzde bu suçun doğurduğu tartışmalar incelenecektir.


Hukuki Dayanak ve Suçun Tanımı

Türk Ceza Kanunu’nun 324. maddesi seferberlik döneminde görevini ihmal edenler hakkında özel bir düzenleme yapar:
Seferberlik ilan edildiği sırada üzerine düşen görevi yerine getirmeyen kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu fiil, devletin güvenliğini veya savunma yeteneğini zayıflatma sonucunu doğurursa, ceza yarı oranında artırılır.

Seferberlik döneminde, kamu görevlileri ve vatandaşlar, devletin savunma mekanizmasının bir parçası olarak zorunlu görevleri yerine getirmekle yükümlüdür. Bu yükümlülüklerin ihmal edilmesi, toplumsal güvenliği doğrudan tehdit eden bir suç olarak kabul edilir.


Suçun Unsurları

  1. Fail:

    • Kamu görevlileri, askerler veya seferberlik ilanı sonrası kendisine görev yüklenen her vatandaş bu suçun faili olabilir.

  2. Suç Konusu:

    • Devletin güvenliğini veya savunma yeteneğini ilgilendiren görevlerdir. Bu görevler resmi tebligatla belirlenebileceği gibi, kanunlarla da açıkça düzenlenmiştir.

  3. Fiil:

    • Seferberlik ilan edildiğinde kendisine verilen görevi yerine getirmemek, geciktirmek veya kasten savsaklamak.

  4. Manevi Unsur:

    • Kast veya bilinçli ihmal aranır. Fail, üzerine düşen görevi bilerek yerine getirmez. Ancak ağır ihmal sonucu da bu suç oluşabilir.


Yargıtay Kararlarında Seferberlik Görevi İhmali

Yargıtay, bu suçta failin görevi bilip bilmediğini, görev ihmaliyle devletin güvenliğinin zafiyete uğrayıp uğramadığını değerlendirir:

  • Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/2412 E., 2019/1435 K. kararında, seferberlik döneminde bir askeri birliğe katılmayan görevlinin cezalandırılmasını onamış ve bu eylemin devletin savunma yeteneğini zayıflatma riski taşıdığına hükmetmiştir.

  • Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2020/171 E., 2021/89 K. kararında, kamu görevlisinin kasıtlı şekilde seferberlik çağrısına uymaması ve kritik görevini yerine getirmemesi suçun oluşması için yeterli bulunmuştur.

Bu kararlar, seferberlik döneminde sorumluluk bilincinin ve görev sadakatinin hukuki açıdan ne kadar kritik olduğunu ortaya koymaktadır.


AİHM Kararları ve Uluslararası Perspektif

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), devletin savunma ve güvenlik politikalarının AİHS m. 15 (savaş ve olağanüstü hal durumları) kapsamında geniş bir takdir yetkisine sahip olduğunu kabul eder.

  • Bayatyan v. Ermenistan (2011) kararında AİHM, vicdani ret hakkını tanımakla birlikte, savaş veya seferberlik gibi olağanüstü durumlarda devletlerin bu hakkı sınırlayabileceğini belirtmiştir.

  • Erçep v. Türkiye (2011) kararında, seferberlik benzeri durumlarda vatandaşların zorunlu hizmet yükümlülüğüne uymalarının demokratik toplumun korunması için meşru olduğunu ifade etmiştir.

AİHM, ulusal güvenlik ve bireysel haklar arasındaki dengeyi gözetirken, seferberlik gibi olağanüstü koşullarda devlet lehine geniş bir hareket alanı tanımaktadır.


Dijital Çağda Seferberlik ve Görev İhmali

Günümüzde seferberlik kavramı yalnızca askeri çağrılarla sınırlı değildir. Siber saldırılar, kritik altyapılara yönelik tehditler ve hibrit savaş yöntemleri, siber seferberlik kavramını da gündeme getirmiştir:

  • Siber güvenlik uzmanlarının veya kritik görevlerdeki personelin ihmali, seferberlik görev ihmali kapsamında değerlendirilebilir.

  • Devlet kurumlarının dijital altyapılarında görev yapan personelin görevi savsaklaması, ulusal güvenlik risklerini artırmaktadır.


Günümüzdeki Sorunlar ve Tartışmalar

  1. Görev Tanımının Belirsizliği:

    • Seferberlikte görevli kişilerin yetki ve sorumluluklarının açıkça belirlenmemesi, cezai sorumlulukta belirsizlik yaratabilir.

  2. İhmalle Kasıt Ayrımı:

    • Görevin kasıtlı mı yoksa ihmal sonucu mu yerine getirilmediği, cezanın belirlenmesinde kritik bir unsurdur.

  3. Sivil Katılım:

    • Sivil halkın seferberlikte üstlenmesi gereken rollerin hukuki sınırlarının net olmaması, uygulamada sorun yaratmaktadır.


Cezalar ve Yaptırımlar

  • TCK m. 324’e göre ceza: Seferberlik görevi ihmal eden kişi 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

  • Görevin ihlali devletin güvenliğini zayıflatıyorsa ceza yarı oranında artırılır.

  • Kamu görevlileri için bu suçun yanında disiplin yaptırımları da devreye girebilir.


Sonuç ve Değerlendirme

Seferberlikle ilgili görevin ihmali suçu, yalnızca bireysel bir sorumluluk ihlali değil, toplumsal güvenliği ve devletin bekasını tehlikeye atan bir fiil olarak kabul edilir. Yargıtay kararları, seferberlik dönemlerinde görev bilincinin önemini vurgularken, AİHM içtihatları da olağanüstü durumlarda devletin güvenlik önlemlerine geniş bir meşruiyet tanımaktadır.

Dijitalleşen dünyada, siber güvenlik ve kritik altyapıların korunması, seferberlik görevlerinin kapsamını genişletmiştir. Devletin bu alanlarda bilinçlendirme ve hukuki düzenlemeleri güçlendirmesi, hem suçun önlenmesi hem de ulusal güvenliğin sağlanması açısından hayati önem taşır.

Leave a Reply

Open chat
Avukata İhtiyacım var
Merhaba
Hukuki Sorunuz nedir ?
Call Now Button