Kanada’da Göçmenlikte İnsan Hakları Hukuku Nasıl Uygulanır?
Giriş
Kanada, insan haklarına duyarlılığı ve göçmen dostu politikalarıyla uluslararası alanda örnek gösterilen ülkelerden biridir. Ancak, göçmenlik sürecinin her aşamasında insan haklarının etkili bir şekilde korunması ve gözetilmesi, yalnızca teoride değil uygulamada da ciddi bir hukuki denetim ve denge sistemini gerektirir. Bu makalede, Kanada’da göçmenlik hukukunun insan hakları hukuku ile nasıl entegre çalıştığı, hangi kurumların bu süreci denetlediği ve göçmenlerin hangi hukuki araçlarla kendilerini koruyabileceği detaylı şekilde incelenecektir.
1. Kanada’da İnsan Hakları Sisteminin Temelleri
Kanada’daki insan hakları hukuku, üç temel yapıdan oluşur:
-
Kanada Haklar ve Özgürlükler Şartı (Canadian Charter of Rights and Freedoms)
-
İnsan Hakları Kanunu (Canadian Human Rights Act)
-
Uluslararası İnsan Hakları Sözleşmeleri (özellikle 1951 Mülteci Sözleşmesi ve Medeni ve Siyasi Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşme)
Kanada Anayasası’nın bir parçası olan Haklar Şartı, devletin ve kamu otoritelerinin her türlü işlem ve uygulamasında temel haklara saygı göstermesini zorunlu kılar.
2. Göçmenlik Hukuku ve İnsan Hakları İlişkisi
Kanada Göçmenlik ve Mülteci Koruma Yasası (Immigration and Refugee Protection Act – IRPA), göçmenlikte insan haklarını açıkça düzenleyen maddeler içerir:
-
IRPA Madde 3(3): Göçmenlik uygulamalarında insan haklarına ve temel özgürlüklere saygılı olunması esastır.
-
IRPA Madde 97: Zulüm veya hayatı tehdit edici durumlara karşı korunma hakkı tanınır.
Göçmenlerin sınır dışı edilme kararları, gözaltına alınmaları veya başvurularının reddedilmesi gibi durumlarda bu yasadaki haklar temel alınarak yargısal ve idari denetim yolları kullanılabilir.
3. Hak İhlallerine Karşı Başvuru Yolları
Göçmenlik sürecinde insan hakları ihlaline uğrayan bireyler aşağıdaki mekanizmalar aracılığıyla hak arayışına gidebilir:
a) Göçmenlik ve Mülteci Kurulu (Immigration and Refugee Board – IRB)
Kanada’daki ilk başvuru mercii IRB’dir.
Alt kurulları:
-
Refugee Protection Division (RPD): Sığınma başvurularını değerlendirir.
-
Immigration Division (ID): Gözaltı kararlarını ve sınır dışı işlemlerini denetler.
-
Immigration Appeal Division (IAD): Red kararlarına karşı itiraz yollarını sağlar.
b) Federal Mahkemeler
IRB kararlarına karşı Federal Court of Canada nezdinde “judicial review” (yargı denetimi) talep edilebilir. Mahkeme, kararın hukuka uygunluğunu inceler.
c) Kanada İnsan Hakları Komisyonu
Göçmenlerin ayrımcılığa uğraması veya eşit muamele görmemesi durumunda başvurulabilecek kurumdur. Kamuya açık tüm alanlarda göçmenlere karşı ayrımcılığı yasaklar.
d) Anayasal Hak Talepleri
Kanada Haklar Şartı kapsamında, örneğin gözaltına alınan bir göçmen adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini iddia ederek anayasal başvuru yapabilir.
4. Uygulamada İnsan Haklarına Yönelik Karşılaşılan Sorunlar
a) Uzun Süreli Gözaltılar
Göçmenlerin, özellikle sınır dışı edilme sürecinde uzun süre cezaevi benzeri ortamlarda tutulması, insan haklarına aykırılık iddialarına neden olmaktadır.
Federal Mahkeme bu konuda çeşitli kararlar vermiş ve belirli sürelerin aşılmasının keyfilik oluşturduğunu belirtmiştir.
b) Aile Birliğinin Korunamaması
Bazı sınır dışı işlemleri, aile fertlerini birbirinden ayırmakta ve aile bütünlüğü hakkı ihlal edilmektedir. Bu husus Kanada Yüksek Mahkemesi tarafından defaatle anayasaya aykırı bulunmuştur.
c) Ayrımcılık İddiaları
Başvurucuların dini, etnik, cinsel kimlik gibi nedenlerle ayrımcılığa uğradığı, daha düşük öncelikle değerlendirildiği iddiaları sıkça gündeme gelmektedir.
İnsan Hakları Komisyonu bu tür iddiaları incelemekte ve yaptırım uygulayabilmektedir.
5. Uluslararası Standartlarla Uyum
Kanada, birçok uluslararası insan hakları sözleşmesine taraftır:
-
BM Mülteci Sözleşmesi (1951) ve 1967 Protokolü
-
İşkenceye Karşı Sözleşme
-
Çocuk Hakları Sözleşmesi
-
Uluslararası Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi (ICCPR)
Göçmen politikaları ve uygulamaları bu sözleşmelere uygunluk açısından düzenli olarak denetlenmektedir. Kanada’daki uygulamaların uluslararası standartlarla genel olarak uyumlu olduğu, ancak bazı yapısal ve uygulama kaynaklı sorunlar olduğu da kabul edilmektedir.
6. Uygulama Örnekleri
Örnek 1: Sınır Dışı Kararına Karşı Aile Hakkı Savunması
Bir İran vatandaşı hakkında alınan sınır dışı kararı, Kanada’da doğmuş 2 çocuğu olması nedeniyle iptal edilmiştir. Yüksek Mahkeme, “çocukların refahı gözetilmeden alınan kararın insan haklarına aykırı” olduğuna hükmetmiştir.
Örnek 2: Ayrımcılığa Uğrayan LGBTQ Göçmen
Nijeryalı bir başvurucu, cinsel yönelimi nedeniyle ülkesinde ölüm tehdidi aldığını belirtmiş, ancak ilk başvurusu reddedilmiştir. Federal Mahkeme, başvurunun yüzeysel incelendiğini ve ayrımcılık yasağının ihlal edildiğini belirterek davayı iade etmiştir.
7. Avukat ve Danışmanların Rolü
Göçmenlerin insan haklarını koruma sürecinde avukatların ve göçmenlik danışmanlarının rolü kritiktir. Belgelerin doğru sunulması, hak iddialarının hukuki zemine oturtulması ve başvuruların doğru merciye yapılması ancak nitelikli hukukçular sayesinde mümkündür.
8. Koruma Mekanizmalarının Güçlendirilmesi İçin Öneriler
-
Gözaltı sürelerinin yasal üst sınırlarla düzenlenmesi
-
Göçmenlere yasal yardım hizmetlerinin yaygınlaştırılması
-
Aile birliği hakkının gözetilmesinde açık kriterler oluşturulması
-
Dil bariyerine karşı çok dilli destek hizmetleri sağlanması
-
Hak arama yollarına erişimin sadeleştirilmesi
Sonuç
Kanada göçmenlik hukukunda insan hakları, yalnızca soyut normlar olarak değil, aktif koruma ilkeleriyle birlikte uygulanmaktadır. Ancak, uygulamadaki aksaklıklar ve bireysel mağduriyetler, sistemin sürekli gözden geçirilmesi ve güçlendirilmesi gerektiğini ortaya koymaktadır. Göçmenlerin temel hak ve özgürlüklerini etkili biçimde korumak, sadece hukuk devleti ilkesinin değil, aynı zamanda toplumsal barışın da vazgeçilmez koşuludur.
Hukuk Fakültesi Öğrencisi Gamze Akbulut
