Single Blog Title

This is a single blog caption

İZİNSİZ KONAKLAMA VE HIRSIZLIK SUÇU: PANSİYONDA YAŞANAN BİR OLAYIN CEZAİ DEĞERLENDİRMESİ

Giriş

Ceza hukukunda konut dokunulmazlığı ve malvarlığına karşı işlenen suçlar, bireylerin özel alanlarına ve ekonomik bütünlüklerine doğrudan müdahale eden eylemler olarak toplum düzenini tehdit eder. Bu yazıda, bir grup üniversite öğrencisinin bir pansiyonda işletmeciye haber vermeden iki gece izinsiz şekilde konaklamaları ve ayrılırken bazı taşınır malları yanlarında götürmeleri olayı üzerinden, TCK m.116 (konut dokunulmazlığının ihlali) ve TCK m.141-142 (hırsızlık ve nitelikli hırsızlık) hükümleri çerçevesinde suçun unsurları ve yargı uygulamaları analiz edilecektir.


Olayın Kurgusu

Bir grup üniversite öğrencisi, Bolu il merkezindeki özel bir pansiyona tanıdık vasıtasıyla erişip, işletmeciye bilgi vermeksizin iki gece boyunca burada konaklar. Konaklama süresince herhangi bir kayıt oluşturulmaz, ücret ödenmez ve pansiyon çalışanlarıyla iletişime geçilmez. Pansiyondan ayrılırken çeşitli taşınır mallar (yastık, saç kurutma makinesi, havlu, su ısıtıcısı gibi) da beraberlerinde götürülür. Olay işletme sahibi tarafından fark edilince, güvenlik kamera kayıtları incelenerek şüpheliler tespit edilir. Eşyaların bir kısmı şüphelilerin evlerinde bulunur. Şüpheliler hakkında soruşturma başlatılır.


1. Konut Dokunulmazlığının İhlali (TCK m.116)

1.1 Suçun Tanımı ve Unsurları

Türk Ceza Kanunu’nun 116. maddesi, herkesin konutuna rızası olmadan girilmesini ya da girdikten sonra rızaya aykırı şekilde kalmaya devam edilmesini suç olarak düzenler. Konut dokunulmazlığı yalnızca evleri değil, geçici konaklama amacıyla kullanılan pansiyon, otel, yurt gibi yerleri de kapsar.

Bu kapsamda suçun unsurları şunlardır:

  • Bir başkasına ait konutun varlığı,

  • Rızaya aykırı şekilde bu konuta girilmesi veya içeride kalınması,

  • Kasten hareket edilmesi.

1.2 Değerlendirme

Yukarıda anlatılan olayda pansiyonun boş bir odasına, kayıt yapılmadan ve işletmecinin bilgisi dışında girilmiş olması, şüphelilerin konut dokunulmazlığını ihlal ettiğini ortaya koymaktadır. Zira kişi, başkasına ait geçici de olsa bir konuta açık rızaya dayanmadan giriyorsa, suçun oluşumu için fiziksel zorlama gerekmez.

Yargıtay 12. Ceza Dairesi, 2013/13292 K. sayılı kararında, izinsiz şekilde pansiyonda konaklayan kişinin eylemini TCK 116 kapsamında değerlendirmiştir. Bu içtihat, konut dokunulmazlığının geniş yorumlanması gerektiğini göstermektedir.


2. Hırsızlık Suçu (TCK m.141–142)

2.1 Suçun Tanımı ve Unsurları

TCK m.141’e göre hırsızlık, zilyedin rızası dışında bir taşınır malın alınmasıyla oluşur. TCK m.142 ise bu suçun nitelikli hallerini düzenler. Özellikle bina eklentilerinden eşya çalınması, kamu hizmeti verilen yerlerden eşya alınması veya suçun gece vakti işlenmesi gibi durumlar cezayı artırıcı niteliktedir.

2.2 Bu Olayda Değerlendirme

Şüphelilerin, pansiyona ait taşınır malları alıp götürmeleri açıkça hırsızlık suçunun oluştuğunu gösterir. Bu eylem aynı zamanda TCK m.142/1-b kapsamında, “bina içinde muhafaza altına alınan eşyanın çalınması” niteliği taşıdığı için nitelikli hırsızlık kapsamına girebilir. Eşyaların özellikle uyku alanı veya odada bırakılmış olması bu durumu güçlendirir.

Eğer bu eylem gece vakti gerçekleşmişse, TCK m.143 uyarınca ayrıca cezanın artırımı gündeme gelir.


3. Kast, Kusur ve Etkin Pişmanlık Değerlendirmesi

Şüphelilerin eylemleri bilinçli ve planlı bir biçimde gerçekleştirilmişse, doğrudan kastla hareket ettikleri kabul edilir. Ancak bazı savunmalar, eşyaların yanlışlıkla alındığı, konutun boş zannedildiği gibi iddialar üzerine şekillenebilir. Ceza yargılamasında, failin kastının tespiti esas olup, olayın koşulları ve failin davranışlarıyla birlikte değerlendirilmelidir.

Ayrıca, eğer fail zararı tazmin etmiş, eşyaları eksiksiz iade etmiş ve pişmanlık göstermişse, TCK m.168 uyarınca etkin pişmanlık hükümleri uygulanabilir.


4. Uygulama Örneği – Şikâyet ve Savunma

📝 Şikâyet Dilekçesinden Alıntı:

“…söz konusu şahısların konaklama kaydı bulunmadığı gibi herhangi bir ödeme de yapılmamıştır. Pansiyonumdan izinsiz şekilde kalıp ayrılırken çeşitli eşyaları da beraberlerinde götürmüşlerdir. Kamera kayıtları ve polis tutanakları ektedir. Şüpheliler hakkında kamu davası açılmasını talep ediyorum.”

🛡️ Sanık Müdafii Savunmasından Alıntı:

“Müvekkilim pansiyona boş olarak giriş yapmış, kapılar kilitli olmadığı için konaklamada herhangi bir şüphe duymamıştır. Eşyaların alınması da kendi eşyaları zannedilerek olmuştur. Zaten olaydan hemen sonra tüm mallar eksiksiz şekilde iade edilmiştir. Kast unsuru oluşmamıştır. Ceza verilse dahi HAGB hükümlerinin uygulanması talep edilmektedir.”


5. Yargıtay Kararları

  • Yargıtay 13. CD, 2018/2972 E. – 2019/8446 K.
    Pansiyonda izinsiz kalan ve eşya çalan sanık hakkında hem TCK 116 hem 142’den mahkûmiyet kararı verilmiştir.

  • Yargıtay 6. CD, 2017/4601 E. – 2018/1627 K.
    Failin zarar giderici davranışlarda bulunması cezanın indirimi için dikkate alınmıştır. Etkin pişmanlık kabul edilmiştir.


Sonuç

Bir pansiyonda izinsiz kalma ve eşya çalma fiili, hem konut dokunulmazlığının ihlali hem de hırsızlık suçunu gündeme getirir. Bu tür olaylarda failin kastı, mağdurun rızası, maddi zarar miktarı ve failin sonradan gösterdiği iyi niyetli davranışlar, cezanın belirlenmesinde büyük rol oynar.

Yargı uygulamaları, bu gibi fiillerin birlikte işlendiği durumlarda her iki suçtan da ayrı ayrı cezalandırma yapılmasını öngörmekte, failin zarar telafi edici adımlarını ise cezada indirim sebebi olarak kabul etmektedir.

Leave a Reply

Open chat
Avukata İhtiyacım var
Merhaba
Hukuki Sorunuz nedir ?
Call Now Button