Single Blog Title

This is a single blog caption

Kaçak Elektrik Kullanımı ve Sayaç Müdahalesi Kamu Kurumunu Dolandırmak Suçunu Oluşturur mu?

1. Giriş

Enerji sektörü, stratejik önemi, yüksek yatırım hacmi ve geniş kullanıcı ağı nedeniyle hem ekonomik hem de hukuki açıdan sıkı şekilde denetlenen bir sektördür. Ancak bu alandaki denetim mekanizmalarının zaaflarından faydalanan kişilerce çeşitli yolsuzluk, kaçak kullanım ve faturalandırma manipülasyonları yoluyla ciddi kamu zararları oluşturulmakta ve bunun sonucu olarak çoğu zaman kamu kurumunun dolandırılması fiilini gündeme gelmektedir.

Bu makalede, enerji sektöründeki başlıca suistimal yöntemleri, TCK m. 158 kapsamında kamu kurumunu dolandırmak suçunun unsurları, örnek yargı kararları ve sektörel denetim mekanizmaları ele alınacaktır.


2. Enerji Sektöründe Kaçak Elektrik ve Yolsuzluk Biçimleri

Enerji sektörü, altyapı yatırımlarının büyüklüğü, hizmetin sürekliliği zorunluluğu ve kamu-özel işbirliğine dayalı yapısıyla, hem kamu zararına hem de adil rekabete zarar verebilecek birçok yolsuzluk ve kaçakçılık biçimine açık bir alandır. Türkiye özelinde bu durumun en belirgin tezahürü ise kaçak elektrik kullanımı ve enerji ihalelerinde, denetimlerde ya da sayaç manipülasyonlarında ortaya çıkan yolsuzluk fiilleridir.

A. Kaçak Elektrik Kullanımı

Kaçak elektrik, Elektrik Piyasası Kanunu (EPK) m.11 uyarınca, dağıtım lisansı sahibi şirketin izni dışında elektrik enerjisi kullanımını ifade eder. Uygulamada en sık rastlanan kaçak elektrik türleri şunlardır:

  • Doğrudan hat çekilmesi: Sayaç bypass edilerek elektrik hattının doğrudan çekilmesi.

  • Sayaç manipülasyonu: Elektrik sayaçlarının içerisindeki ölçüm düzeneklerinin bozulması veya ters bağlanması.

  • Tesisatla oynama: Tüketim değerlerini düşürecek şekilde sistematik müdahaleler.

  • Sayaçsız kullanım: Kırsal bölgelerde, elektrik aboneliği olmaksızın kaçak kullanımı.

Bu tür kaçak kullanımlar, 5237 sayılı TCK m.163/2 kapsamında kaçak elektrik kullanma suçu olarak da değerlendirilebilecek olup, hem adli para cezası hem de hapis cezasına yol açabilir. Aynı zamanda EPDK’nın belirlediği oranlarda cezalı fatura düzenlenerek hukuki takibe konu edilir.

B. Sayaç Okuma ve Faturalandırma Usulsüzlükleri

Enerji dağıtım şirketleri ile taşeron firmalar arasında yapılan sayaç okuma hizmetleri zaman zaman usulsüzlük iddialarına konu olur. Özellikle:

  • Yanıltıcı okuma: Tüketicinin fiili tüketiminden fazla ya da eksik tüketim gösteren kayıtlar.

  • Gerçek tüketimin faturalara yansıtılmaması: Özellikle kamu kurumlarına ait lojmanlarda veya tarım alanlarında toplu kaçak kullanım örtülür.

  • Farklı tarifeden faturalandırma: Sanayi veya ticari tarifeden konut tarifesi gibi yanlış veya kasıtlı düşük bedelli faturalandırma yapılması.

Bu durumlar, EPDK denetimleriyle tespit edilirse şirketlere ağır idari para cezaları uygulanabilir. Aynı zamanda görevli kişiler hakkında TCK m.257 uyarınca “görevi kötüye kullanma” suçu gündeme gelir.

C. İhale Yolsuzlukları ve Dağıtım Ağı Usulsüzlükleri

Enerji yatırımlarında, özellikle Yap-İşlet-Devret (YİD) projeleri ya da kamu-özel iş birliği (PPP) çerçevesinde yapılan ihalelerde:

  • Danışıklı ihaleler,

  • Rekabetin engellenmesi,

  • Fiyat şişirme,

  • Müteahhit şirketlere ayrıcalıklı davranılması gibi yolsuzluk biçimleri gözlemlenmektedir.

Bu fiiller Kamu İhale Kanunu kapsamında hem idari iptal hem de ceza yargılaması (TCK m.235 – ihaleye fesat karıştırma) açısından sonuç doğurabilir. Özellikle kamu zararına neden olan bu işlemler, Sayıştay denetimlerinde ve TBMM Kamu İktisadi Teşebbüsleri Komisyonu raporlarında sıklıkla tespit edilmektedir.

D. Abone İşlemleri ve Kurum İçi Rüşvet

Bazı bölgelerde enerji aboneliği açmak, borcu bulunan kişilerin isim değişikliğiyle yeni abone yapılması veya eski borçların silinmesi gibi işlemler sırasında kurum içindeki memur ya da görevli personelin rüşvet karşılığında işlem yapması da bir başka yolsuzluk biçimidir. Özellikle şu fiiller öne çıkar:

  • Sahte kimlikle abonelik açılması,

  • Borçlu aboneliklerin sistem dışı tutulması,

  • Kaçak kullanımın “görmezden gelinmesi” karşılığında menfaat sağlanması.

Bu eylemler hem idari soruşturma hem de ceza yargılamasına konu olabilir. 3628 sayılı Mal Bildiriminde Bulunulması, Rüşvet ve Yolsuzlukla Mücadele Kanunu ve TCK m.252 (rüşvet) hükümleri çerçevesinde cezalandırılır.

E. Kaçak Elektrik Tespitine Engel Olma ve Delil Karartma

Bazı tüketiciler, kaçak tespiti yapılacağı bilgisine ulaştıktan sonra:

  • Sayaçları mühürleme,

  • Eski kullanım izlerini silme,

  • Görevlilerin görevini yapmasına engel olma gibi eylemlerde bulunmaktadır.

Bu tür eylemler, TCK m.265 kapsamında kamu görevlisine karşı direnme, mühür bozma (m.203) ve delil karartma suçu kapsamında değerlendirilerek yargı süreci başlatılır.


3. Suçun Hukuki Niteliği

3.1. İlgili Hüküm

Türk Ceza Kanunu m. 158/1-d:

“Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına olarak, hileli davranışlarla aldatmak suretiyle dolandırıcılık yapan kişi hakkında 3 yıldan 10 yıla kadar hapis ve 5.000 güne kadar adlî para cezasına hükmolunur.”

Bu kapsamda, kaçak elektrik kullanımı veya yolsuzluk fiili kamuya ait dağıtım şirketi veya enerji idaresini maddi zarara uğratıyorsa, fiil nitelikli dolandırıcılık olarak kabul edilir.

3.2. Suçun Unsurları

  • Failin hileli bir davranışta bulunması örneğin sayaç müdahalesi,

  • Kamu kurumunun aldatılması örneğin ölçüm verilerinin kasıtlı biçimde düşük gösterilmesi,

  • Maddi zarar doğması örneğin kurumun tahsil edemediği elektrik bedeli,

  • Kast unsuru -bilinçli hareket etme.


4. Örnek Olay

Bir sanayi işletmesi, resmi olarak “tarımsal sulama abonesi” olarak görünmekte, fakat fiilen sanayi üretimi yapmaktadır. Tarımsal tarife ile düşük bedelli elektrik kullanımı sağlanırken, yüksek üretim kapasitesine rağmen sayaç tüketimi düşük görünmektedir. Yapılan denetim sonucu, santralin doğrudan hatla sisteme bağlı olduğu, sayaç üzerinden geçen akımın sadece %30’unu yansıttığı tespit edilir.


5. Yargı Uygulamaları

Yargıtay 15. Ceza Dairesi, 

“Sanığın, abonesi bulunduğu sayaca müdahale ederek tüketimin düşük gösterilmesini sağladığı, EDAŞ’ın bu verilerle faturalandırma yaptığı, zarar oluştuğu sabit olup, fiil TCK 158/1-d kapsamında kamu kurumunu dolandırmak suçunu oluşturur.”

Yargıtay 11. Ceza Dairesi,

“Kurumda görevli memurun, kaçak kullanım yapan şahsa müdahale etmemesi karşılığında menfaat elde ettiği sabit olduğundan; memur açısından irtikap, kullanıcı açısından dolandırıcılık hükümleri birlikte uygulanmalıdır.”


6. Sonuç

Kaçak elektrik kullanımı ve enerji sektöründeki yolsuzluk eylemleri, çoğu zaman yalnızca özel hukuk ihlali olarak değerlendirilse de, kamuya ait veya kamuya hizmet veren kuruluşlar zarar gördüğü takdirde bu eylemler nitelikli dolandırıcılık suçu olarak cezalandırılmaktadır.

Kullanıcıların hileli davranışları, yalnızca kendi menfaatleri doğrultusunda değil, aynı zamanda kamu kaynaklarının sömürülmesi anlamına geldiği için, ceza yargılamalarında ciddi yaptırımlar söz konusu olmaktadır. Özellikle sayaçlarla oynama, tarife hilesi ve personel iş birliği durumlarında hem bireysel hem de kurumsal sorumluluklar doğar.

Leave a Reply

Open chat
Avukata İhtiyacım var
Merhaba
Hukuki Sorunuz nedir ?
Call Now Button