Danimarka ‘da Evlilik Yolu ile Vatandaşlık Kazanmak
Giriş
Danimarka Krallığı, sıkı göç politikalarına ve yüksek entegrasyon beklentilerine sahip ülkelerden biridir. Bu durum, özellikle vatandaşlık kazanımı konusunda son derece sistematik ve kontrollü bir süreç öngörülmesini beraberinde getirir. Evlenme, uluslararası hukukta ve pek çok ülke iç hukukunda vatandaşlık kazanım yollarından biri olarak kabul edilse de, Danimarka bu konuda doğrudan vatandaşlık tanımamakta; bunun yerine evlilik yoluyla ikamet izni verilmekte ve daha sonra vatandaşlığa geçişe olanak sağlanmaktadır.
Bu makalede, Danimarka vatandaşlığının evlenme yoluyla kazanılmasına ilişkin yasal çerçeve, uygulama prosedürleri, gereken şartlar ve Türk vatandaşları bakımından özel değerlendirmeler detaylı bir biçimde ele alınacaktır.
1. Danimarka’da Vatandaşlık Kazanma Yolları
Danimarka vatandaşlığı genel olarak şu yollarla kazanılabilir:
-
Doğumla kazanım (Jus sanguinis: Ebeveyn Danimarka vatandaşıysa)
-
Evlat edinme
-
Naturalizasyon (Uzun süreli ikamet, entegrasyon, dil yeterliliği vb. şartların sağlanması)
-
Evlenme (doğrudan değil, dolaylı olarak naturalizasyon sürecinde kolaylık sağlayan bir yoldur)
Danimarka hukuku doğrudan “evlenme ile vatandaşlık” kazandırmaz; ancak Danimarka vatandaşı ile evli olan kişilere vatandaşlığa geçiş için bazı kolaylaştırıcı hükümler tanır.
2. Evlenme Yoluyla Oturum ve Vatandaşlık Kazanımı
a) İlk Aşama: Aile Birleşimi Kapsamında Oturum İzni
Danimarka vatandaşı ile evli olan Türk vatandaşları öncelikle aile birleşimi kapsamında geçici oturum izni (temporary residence permit) alırlar. Bu izin, aşağıdaki koşulların sağlanması hâlinde verilir:
Gerekli Şartlar:
-
Evliliğin gerçek olması, menfaat ilişkisine dayanmaması
-
Her iki tarafın 18 yaşından büyük olması
-
Danimarka vatandaşı eşin yeterli konut sağlaması
-
Eşin düzenli ve yeterli gelire sahip olması
-
Dil ve entegrasyon taahhüdü
İlk oturum izni genellikle 2 yıllık süreyle verilir ve gerekli şartların devam etmesi hâlinde uzatılabilir.
b) Kalıcı Oturum (Süresiz Oturum) Hakkı
Evlenerek Danimarka’ya gelen bir kişi, belli şartlar altında süresiz oturum izni (permanent residence) alabilir. Bu, vatandaşlığa giden yoldaki en önemli aşamadır.
Şartlar:
-
En az 8 yıl yasal ikamet, (bazı durumlarda 4 yıl yeterli olabilir)
-
Evliliğin istikrarlı biçimde devam etmesi (en az 2–3 yıl)
-
Suç kaydının olmaması
-
Kendi geçimini sağlama
-
Danca dil yeterliliği (en az Danskprøve 2)
-
Danimarka toplumuna uyum kriterlerinin sağlanması
3. Danimarka Vatandaşlığına Geçiş (Naturalizasyon)
Evlenmiş olmak doğrudan vatandaşlık hakkı doğurmaz. Ancak Danimarka vatandaşı ile en az 3 yıl boyunca evli olan ve ülkede yasal olarak yaşamaya devam eden kişiler vatandaşlık başvurusu yapabilir.
a) Vatandaşlık Başvuru Şartları
-
En az 6 yıllık yasal ikamet
(Evlilik dolayısıyla süre 9 yıldan 6 yıla indirilebilir) -
Evliliğin en az 3 yıl sürmüş olması
-
Suç kaydı olmaması
-
Vatandaşlık sınavı (Indfødsretsprøven) başarıyla geçilmiş olmalı
-
Danca bilgisi (Danskprøve 3 veya eşdeğeri)
-
Kendi geçimini sağlama
-
Anayasal bağlılık yemini
Başvurular bireysel olarak yapılır ve Danimarka Parlamentosu (Folketinget) tarafından kabul edilen vatandaşlık yasasına eklenerek onaylanır.
4. Başvuru Süreci
a) Başvuru Yeri ve Belgeler
Başvurular Danimarka Göçmenlik Dairesi (Udlændingestyrelsen) veya SIRI aracılığıyla alınır.
Gerekli belgeler:
-
Pasaport ve mevcut oturum kartı
-
Evlilik belgesi (Uluslararası geçerli olmalı)
-
Dil belgesi
-
Sabıka kaydı
-
Vatandaşlık sınavı sonucu
-
Gelir ve iş belgeleri
-
Evliliğin devam ettiğine dair belgeler (örneğin müşterek konut, banka hesabı, çocuk varsa doğum belgesi)
b) Değerlendirme Süresi
Vatandaşlık başvuruları 18 ila 24 ay içinde sonuçlanır. Başvuruların bireysel olarak parlamentoya sunulması nedeniyle süre uzayabilmektedir.
5. Ret Kararları ve İtiraz Hakkı
Başvurunun reddi hâlinde yazılı gerekçeli karar verilir. Ret sebepleri genellikle:
-
Sahte evlilik şüphesi
-
Evlilik süresinin yetersizliği
-
Dil şartının sağlanmaması
-
Sabıka kaydı
-
Gelir düzeyinin yetersizliği
a) İtiraz Süreci
-
İlk aşamada idari itiraz mümkündür (SIRI veya Göçmenlik Dairesi’ne)
-
Yetersiz görülürse İdare Mahkemesi ve gerekirse Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) yolları açıktır
6. Türk Vatandaşları Açısından Özel Değerlendirme
a) Ankara Anlaşması ve Katma Protokol
Danimarka, Türkiye ile 1963 tarihli Ankara Anlaşması’na taraf olmakla birlikte, serbest dolaşım ve vatandaşlık alanındaki hükümlere sınırlı şekilde tabidir. Dolayısıyla, Türk vatandaşlarının Danimarka’da vatandaşlığa geçişinde ayrıcalıklı bir rejim uygulanmaz.
Ancak aile birleşimi süreçlerinde ve süresiz oturum izni kazanımında, Türkiye ile yapılan ikili anlaşmalar ve ABAD (Avrupa Birliği Adalet Divanı) kararları dolaylı etkiler yaratabilir.
b) Mavi Kart Sorunu
Eğer Türk vatandaşı, vatandaşlık kazanımında Türk vatandaşlığından çıkmak zorunda kalırsa Mavi Kart sistemi ile Türkiye’de belirli haklarını sürdürme imkânına sahip olur. Ancak 2015 yılından itibaren Danimarka’da çifte vatandaşlığa izin verilmesiyle birlikte Türk vatandaşlığını koruma imkânı da mevcuttur.
7. Sıkça Karşılaşılan Sorunlar
-
Evliliğin sahte olduğu şüphesiyle ret
-
Dil yeterliliğinin ispatında sorun
-
Ortak yaşamın ispat edilememesi
-
Gelir yetersizliği nedeniyle oturum uzatılmaması
-
Evlilik süresinin kesintiye uğraması
Bu sorunlar, hukuki temsil ile çözümlenebilecek niteliktedir. Özellikle evliliğin gerçekliğinin ispatı için somut deliller (ortak konut, sosyal medya kayıtları, fotoğraflar, çocuk sahibi olunması vb.) büyük önem arz eder.
Sonuç
Danimarka’da evlenme yoluyla vatandaşlık kazanımı, doğrudan ve otomatik bir süreç olmayıp, çok aşamalı ve sıkı denetime tabi bir prosedürdür. Bu süreç, önce geçici oturum, ardından süresiz oturum ve son olarak vatandaşlık başvurusuyla tamamlanır. Türk vatandaşları açısından bu süreçte hem hukuki belgelerin eksiksiz sunulması hem de evliliğin gerçekliğini ispat edici unsurların dosyada yer alması kritik öneme sahiptir.
Danca dil yeterliliği, geçimini sağlama, sabıka kaydının olmaması ve uzun süreli ortak yaşamın ispatı, başvurunun başarılı olması açısından temel kriterlerdir. Hukuki destek alınarak başvuru yapılması, redde uğrayanların itiraz ve dava süreçlerinin profesyonelce yönetilmesi vatandaşlık kazanımını ciddi oranda kolaylaştıracaktır.